Farklı bir hidayet öyküsü

Tarsus’a öğretmen olarak bir liseye atandığımda, göreve başlamamdan kısa bir süre sonra Ramazan ayı başlamıştı. Yeni tanıştığım yirmi yıllık bir öğretmen, ilk kez o yıl oruç tuttuğunu, önceden ateist olduğunu söylemişti. Tabi hem hayret ettim, hem de merak ettim hikayesini. Biraz üzücü bir olay kusura bakmayın.

Bu öğretmenin hikayesi özet olarak şöyle: Uzun yıllar ateist olarak yaşıyor ve propagandasını yapıyor. Benim göreve başlamamdan bir yıl kadar önce, ikinci çocukları olan altı yaşlarındaki oğlu, arkadaşlarıyla çomakla oyun oynarken çocuğun gözüne çomak isabet ediyor. Tedavi sürecinin neticesinde çocuğun gözü çevreyi ancak siluet şeklinde görebiliyor.

Üniversite hastanesine gidiyorlar. Çocuğun normal görmesi için göz zarının değişmesi gerektiği söyleniyor. “Tamam değiştirin o halde, ne gerekirse yapalım” diyorlar.

Göz profesörü hoca izah ediyor: “Bizim bu göz zarını değiştirebilmemiz için bu yaşlardaki bir çocuğun göz zarı gerekli ayrıca dokularının da uyuşması gerekir. Onu bulduğumuzda nakil yapabiliriz. Bunun için de ölen çocuğun ailesinin çocuğun organlarını bağışlaması gerek.”

Öğretmen arkadaşın kafası allak- bullak oluyor. Birden bir boşlukta hissediyor kendisini. Çünkü dinin yerine bilimi koymuş o zamana kadar.

Şöyle düşünüyor: ”Hayatının büyük bölümünü gözün yapısını öğrenerek ve öğreterek geçirmiş göz profesörleri bile, elinde örnek bir göz ve göz zarı olduğu halde, tıp ilminin ve laboratuvarların çok geliştiği bir çağda, gözün zarını yapamıyorlarsa bu işte bir yanlışlık var.”

Bilime olan inancı azalıyor. Bu profesörlerin yapamadığı göz zarının, anne karnında gözler ve diğer organlarla birlikte annelerin hiç bir müdahalesi olmadan oluşmasını düşünüyor. Ve buna benzer daha bir çok şeyler düşünüyor…

Bir de âciz kaldığı, yardım beklediği bir zamanda her şeye gücü yeten bir varlığa sığınmanın ve dua etmenin Ondan yardım istemenin insan psikolojisi için ne kadar önemli olduğunu fark ediyor. Neticede Allah Teala’yı buluyor. İslâm’ın hak din olduğunu kavrıyor ve yeni bir hayata başlıyor.

Ali Uslu/ İrfanDunyamiz.com

Şunlara Gözat

İz bırakan mal müdürü Neşet Özerdem

Bir mal müdürü düşünün, Türkiye’nin çeşitli yerlerinde görev yapmış ve her gittiği yerde iz bırakmış. …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.