Genel

En değerlimiz en takvalımızdır…

Şirk ve küfürden sakınmak takvanın ilk adımıdır. Kur’an-ı Kerim, Mekke’deki şirk toplumunu evvela şirkten sakındırmış ve tevhide davet etmiştir. Takvanın ikinci derecesi ise günahlardan sakınmak ve farzları eda etmektir. Yani kalbini şirkten arındıran mü’min, ikinci olarak da kalbini günahların karanlığından koruyacaktır. Kalbini Allah’tan gafil kılacak şeylerden sakınıp farzları yaptıktan sonra, …

Devamı

Aman hocam, kıy şu nikahı!

Köyde imamlık yaptığım sıralarda bir sefer gençlere; “32 farzı bilmeyenin nikahını kıymam, bana derse geleceksiniz” dedim… Biz hocanın ihtiyaçlarını görüyoruz bize bir şey yapmaz diye düşünmüşler… Derse gelmeyenler oldu. Köyün zenginlerinden birisi üç gün üç gece bol içkili bir düğün yaptı. Bize bir şey, soran yok. Düğün bitmiş, gece üç …

Devamı

Filistin davası ve Bediüzzaman’ın müjdesi…

Bu dünyada hiçbir şey tesadüf değildir. Kainatı yaratan, yöneten biri var. Her yaptığını bir ya da birçok hikmete binaen yapan biri. Dünyada meydana gelen hadiselere ve zulümlere çeşitli hikmetlere binaen belli bir zamana kadar müsaade eden biri. Bu yüzden “hikmeti”ni bilmediğimiz olayların kader penceresinden bakınca farklı sebeplerini görebiliyoruz. Malumunuz aylardır …

Devamı

Yollarını gözledim…

Ahmet Bey genç yaşta Almanya’ya gitti. Gece gündüz demeden çalıştı. Eşi Türkiye’de hem gurbet yolunu bekledi hem de çileli günlerde çocuklarını büyütmeye çalıştı. Bu hayat çok devam etmedi, işlerini rayına koyunca eşini ve çocuklarını Almanya’ya getirdi. Evlatlarını en güzel okullarda okutabilmek için çok kişilerle istişare etti. Çocukları okullarında başarılı oldular. …

Devamı

Hacıveyiszade’nin ağlatan hatırası…

Konya’nın yakın köylerinden birinde babasını kaybetmiş hafız bir çocuk İmam Hatip okulunda okumak için Konya’ya gelir. Hasta annesi elinde avucunda ne varsa torbaya koyup, hoca olması için biricik oğlunu evden dualarla yolcu eder. Tek arzusu hafızlığını ikmal eden yavrusunun alim olup dinine milletine hizmet etmesidir. Çocuk daha önce Konya’ya hiç gelmemiş, şehrin …

Devamı

Büyük edip Mahir İz hoca…

Mahir İz Hocamızın sadık talebelerinin onun vefatından sonra yayınladıkları “Yılların İzi, Mahir İz” adlı eserinden kendi ifadeleriyle kendisini tanıtan pasajlar nakletmeyi uygun bulduk. “Bulunduğum Cemiyetlerdeki İlmî Hâdiseler: Ankara Sultanisi’ni bitirdikten sonra ilk kısmına muallim olmuştum. Millî mücadelede Sivas Kongresi’nden sonra Ankara’da 1. Büyük Millet Meclisi’nin açılmasına takaddüm eden aylarda Sultani …

Devamı

Rüstem Kılıç hocanın emaneti…

Güzel insanlar başağa benzer. Siz onlardan biri ile tanışırsınız, sonra onlar sizi diğer güzel insanlarla tanıştırır. Güzel insanlarla tanışıp bilişmenin sayısız faydaları vardır. Sizi gül bahçelerinden alıp lale, sümbül bahçelerine götürürler. En güzel bağlarda en güzel meyveleri yedirirler. Onları tanırsanız, insanlığa, iyiliğe, hikmetlere doyarsınız. 2022 yılının Mayıs ayında değerli Geylani …

Devamı

Ümmet top gibi savrulurken…

Bazı yangınları su ile söndürürsünüz, bazı yangınları üzerine toprak atarak söndürürsünüz. Bazen de bir orman yangını olur, günlerce söndüremezsiniz. Bütün bunlar neticede fiziki yangınlardır. Fiziki yangınlar şöyle ya da böyle söndürülebilir ancak yürek yangınını söndürmek kolay değildir. Yürek yandı mı bir defa kolay kolay sönmez. Yürek yangını çeşit çeşittir. Genç …

Devamı

Kendi dilinden Halil Günenç Hoca

Babam Menda isminde bir köyün imamıydı. Ben o köyde dünyaya geldim. (Mardin Savur’a bağlı yeni adı Akyürek Köyü) 6 yaşında Kur’an-ı Kerim’i okudum. O zaman biliyorsunuz ki Türkiye yasaklar ülkesiydi, Kur’an-ı Kerim’in okunması dahi yasaktı. Böyle bir zamanda dünyaya geldik. Ben 1930 doğumluyum. Okumayı çok istiyordum. İlim tahsil edeceğim, hoca …

Devamı

Öncü neslin abisi Prof. Dr. Osman Nuri Çataklı

1895 yılı civarında İstanbul Mercan’da dünyaya gelen Abdülaziz Bekkine Hazretleri tüccar Halis Efendi’nin oğludur. Tahsiline İstanbul’da Kaptanpaşa Camii İmamı Halil Efendi’den başlamış, daha sonra Dârü’t Tedris’e gitmiştir. 1909’da ailesi ile birlikte babasının memleketi Kazan’a (Tataristan) göç etmiş, oradan da tahsil için Buhara’ya geçerek beş sene kadar orada kalmıştır. 1917 Bolşevik …

Devamı