Şeytanın en belirgin özelliği nedir? Tasavvufi düşünceye göre kibir nasıl yenilir? Tasavvufta tevazu ne kadar önemli? Hak ile kul arasındaki perde nedir? Birbirine tamamen zıt iki hal ve tavır: tevazu ve kibir…. Kibir şeytanın en bariz vasfı olduğu için, tasavvuf ehli kibirli insanları ıslah ve irşad etmenin çok zor olduğunu …
DevamıHazreti Lokman ve hikmet dili…
Hikmet; hak ile batılı ayıran mizan, dosdoğru yolu gösteren pusula, kalbe şifa ve ruha sükûnet, akla selamet ve kötülüklerden, hatalardan bizleri koruyan bir zırhtır. Hak ve hakikat ile batılın ayrışmasında bir mihenk taşı hükmünde olan hikmet; bütün toplumsal katmanlara seviyelerine uygun tarzda anlatma, aktarma ve tebliğ etme sanatıdır. Mevlana; “Ne …
DevamıSevgi iletişimi…
Sevgi iletişimini kavramak için muhabbetin kaynağını ve meyvelerini bilmek gerekir. Dünyaya sevgi ile bakan insan imanın tadına erişir ve ahlaklı olmanın, erdemli olmanın güzelliğini kavrar. Sevgi içselleştirilirse muhabbete dönüşür. Eğer muhabbet içselleştirilirse ahlaki bilince dönüşür. Gazali; “Ahlaki erdemler, sevginin meyvesidir” diyerek toplumsal ilişkilerdeki sosyal normların, fıtratımızda var olan muhabbetten beslendiğini …
Devamıİletişimin ruhu samimiyet…
İletişim elektriğe benzer. İletken maddeler üzerinde elektrik akımı olur. Yalıtkan maddeler üzerinde akım olmaz. İletişimin de aslında bir ruhu vardır. Bu ruhla irtibat kurulunca iletişim olur. Bu ruh çok incelikli ve nazenindir. Bir düşünür, “İletişim tek taraflı bir aktarım değil, çift taraflı bir etkileşimdir. Sen ancak ve ancak muhatabının psikolojik …
Devamıİnsan üslubuyla insandır…
İletişimde bilgi, hikmet, irfan ve tasavvur tabanlı bir yaklaşımla toplumsal sorunlara çözüm aranmalıdır. Hiç kuşkusuz bütün bunlar, “Âlemin özü” demek olan insan eliyle olur. Bu öz, sağlam, tahrif ve tahrip olmamış, bozulmamış bir öz ise insanlığın selameti ve huzuru bu güzel insanların ortaya koyacağı tutum ve tavırla gerçekleşmiş olur. Eğer …
DevamıSufilerin hadefi istikamettir
İstikâmet, “Dînî ve ahlâkî hükümlere uygun bir hayat sürmek, her türlü aşırılıktan sakınmak, Allah’a itaat edip Hazreti Muhammed sallellahu aleyhi ve sellem’in sünnetine uymak”1 şeklinde tanımlanmıştır. Peygamber Efendimiz kendisinden öğüt isteyen bir sahâbeye; “Allah’a iman ettim de sonra dosdoğru ol” şeklinde tavsiyede bulunmuş ve bu tavsiyeden başka bir nasihate ihtiyaç …
DevamıBeş maddede mutluluğun formülü…
Bir düşünür der ki: “İnsan, hayatta mutlu olmaya karar verdiği kadar mutludur.” Mutluluk, kişinin kendisini sevmesidir. Kendisini sevebilmesi için, kendisini tanıması, bilmesi gerekir. “Kendini bilen Rabbini bilir”. Rabbini bilen, hayatın anlamını, değerini, varlık sebebini bilir ve yaşamın zevkini elde eder. İnsan basit bir varlık değildir. İnsan, Biyolojik, Fizyolojik, Psikolojik ve …
DevamıTrafik adabı…
Müslüman her zaman güzel ahlaka önem vermelidir. Sadece mescitlerde değil her yerde ve özellikle de trafikte edep kurallarına riayet etmelidir. Bakıyorsunuz en dindar olarak bildiğimiz kardeşlerimiz bile bazen trafiğe çıkınca başka bir kimliğe bürünüyor. Kimisi aceleci tavırlarla, agrasif ve saygısız bir şekilde araba kullanıyor. Kimisi küfrü basıyor… Bizler her daim …
DevamıBir ufku olmalı insanın…
Ufuk; “Yerle göğün birleşir gibi göründüğü çizgi” şeklinde tanımlanabilir. İki türlü ufuk vardır: Bir; görme duyusu olan göz için ufuk, yani gözün görebildiği son çizgi… İki; akıl için ufuk yani aklın idrak edebildiği son çizgi… Burada akla nispet edilen ufuk, geleceğimizin inşasında önemli bir parametredir. İnsan hayatının üç aşaması vardır. …
DevamıSakın umudunu yitirme…
Varoluşsal bir değer olan umut, yaşam için gerekli olan bir yakıttır. Umudu olanlar, yaşarlar. Umutsuz olanlar, yaşar gibi yaparlar. Umudu olanlar, hayata katma değer katarlar. Umudu olmayanlar, hayata katma değer katmadıkları gibi, olanı da zehirlerler. Umudu olanlar, toplumun yükünü alırlar. Umudu olmayanlar, topluma yük olurlar. Umut, varoluşsal bir sermayedir. Umudunu …
Devamı