Ali solonda oturup telefonuyla oyun oynuyordu. Annesi yanına geldi ve “Oğlum hadi kalk hazırlan, anneannenle dedeni görmeye gideceğiz dedi. Ali; “Ben gitmek istemiyorum, hem durduk yere niye gidelim ki?” dedi. Annesi; “Durduk yere değil ki oğlum. Biz sıla-i rahim yapacağız” dedi. Ali sordu: “Sıla-i rahim ne demek anne? Annesi; “Oğlum …
DevamıEmanetle ilgili çocuk hikayesi
Ali bugün çok neşeli ve hareketli idi. Sabah kalkınca herkese selam verdi ve güler yüz gösterdi. En sevdiği arkadaşı Recep ile birlikte okula gidip sınıfa girdiler. Öğretmenleri geldi ve dersi anlatmaya başladı. Derste emanetin ne kadar önemli olduğunu ve emanete iyi sahip çıkılması gerekildiğini anlattı öğretmenleri. Ders bitti sınıftan çıktılar. …
DevamıTelefonla oynayan çocuk hikayesi
Ali bir sabah kahvaltıdan sonra oturma odasına gidip hemen telefonununa bakmaya başladı. Telefonunda oyunlar oynayıp videolar izliyordu. Hiç başından kalkmamış, bütün gün telefona bakmıştı. Annesi bu duruma çok üzülüyordu. O gün dışarıda oynamak için arkadaşları onu çağırdı. Ali; “Siz gidin ben gelmeyeceğim” dedi ve oyununa devam etti. Annesi ona neden …
DevamıCuma namazına giden çocuk hikayesi
Ali bir sabah besmelesini çekip yataktan kalktı ve elini yüzünü yıkadı. Hemen üstünü başını değiştirdi. Ve aşağı indi kahvaltıya oturdu. Kahvaltısı bittikten sonra dedesi yanına gelerek; “Hadi hazırlan” dedi. Ali sordu neden diye. Dedesi: “Hazırlan yavrum, bu gün cumadır, cuma namazına gideceğiz” dedi. Ali sordu: “Neden cuma günü camiye gidiyoruz?” …
DevamıÇocuklar için hayvan sevgisi hikayesi
Ali bir sabah “Hadi yavrum besmeleni çek de uyan” diyen annesinin sesiyle uyandı. Hemen elini yüzünü yıkadı, dişlerini fırçaladı ve üstünü değiştirdi. Aşağı indi ve kahvaltıya oturdu. Ailesi ile birlikte kahvaltı yaptı. Sonra arkadaşı Mehmet evlerinin önüne geldi ve Ali’yi çağırdı. Ali de hazırlanıp aşağıya indi. Aşağıya inince evlerinin önündeki …
DevamıÇocuklar için fidan dikme hikayesi
Ali bir gün sabah kalktı ve elini yüzünü yıkadı. Üstünü başını değiştirdi. Aşağıya indi, masaya oturdu ve hemen hızlıca yemeğini yedi. Kapılarının önüne çıktı ve arkadaşı Mehmet’i beklemeye başladı. Beklerken de bir yandan etrafında gördüğü ağaçların yapraklarını koparıp atıyordu. O sırada arkadaşı Mehmet geldi. Dedi ki: “Neden yaprakları koparıp atıyorsun, …
Devamıİki ormancı hikayesi
Bir köyde İsmet ve Mehmet adında iki ormancı komşu yaşarmış. İki ormancı komşu da sabahleyin erkenden kalkıp iki ayrı ormanda ağaç kesmeye giderlermiş. İkisi de ormanda çalışmaya aynı gün aynı saatte başlamışlar Ormancı İsmet çok güçlü kuvvetli bir adammış. Sabah eline baltayı alıp akşam hava kararıncaya kadar hiç durmadan sürekli …
DevamıAli Ulvi Kurucu’dan tatlı bir Ramazan hatırası
1947 yılı bir Ramazan günü idi. Hiç unutmam Ağustos ayındaydık. Öğle namazında Harem-i Şerif’ten geldim. Soyundum; su dökünüp istirahat edeceğim. Annem seslendi: “- Oğlum, komşu bakkaldan pirinç alıver. Akşama pilav yapacağım. Namazdan önce sana söylemeyi unutmuşum. Hadi git de pirinç getir… ”Sesimi çıkarmadım, ama çok sıkıldım. İçimden söylendim: ”- Be …
DevamıÇoban kazandı menkıbesi…
18. yüzyılda Konya’nın Hadim ilçesinde yaşamış olan merhum Muhammed Hâdimî Hazretleri zaman zaman “Aah! Aah! Çoban kazandı çoban!” dermiş. Talebeleri, çobanın kim olduğunu, neyi kazandığını merak ederler. Bunun üzerine Hadimi Hazretleri, biri tacir, diğeri çoban olan yol arkadaşlarıyla başından geçen bir hadiseyi anlatır: Yol arkadaşlarıma; “Yolcunun duası kabul olur, gelin …
DevamıAnne kurdun yavrusuna öğüdü
Bu güzel kıssa bize görünüşe aldanmamamız gerektiğini öğretiyor. Öyle insanlar vardır ki bizim gibi göründüğü, bizim gibi giyindiği, bizim gibi davrandığı halde bizden değillerdir. Bazıları onların bize benzediğini düşünerek dürüst ve güvenilir insanlar olduklarını zannedebilirler. Oysa ki onlar toplumun yüz karalarıdır. Ajan ve provokatör karakterli oldukları için, bizim düşmanlarımızla dost olur ve onlarla iş tutarlar. Bu kimseler bize benzeyen ancak asla bizden olmayan hainlerdir. Bizden görünerek aramıza sızdıkları için en tehlikeli olanlar da bunlardır. Bunlara karşı çocuklarımızı ve gençlerimizi uyarmalı, onların şerlerinden toplumu korumalıyız.
Devamı