Şahsiyet Gelişimi

Kimilerinin kişisel gelişim de dediği kişisel tekamüle dair yazıları bu bölümde bulabilirsiniz.

Davet dili nasıl olmalı?

Kur’an-ı Kerim’de Allah celle celaluh Musa aleyhis selam’a, Firavun’a gidip hakkı-hakikati tebliğ etmesini söyler. Firavuna hakkı tebliğ ederken, kavl-i leyyin/ yumuşak söz ve hikmetle yaklaşmasını emreder. Firavun ki halkına; “Ben sizin en büyük Rabbinizim” diyen adamdır. Varlık dünyasının Mutlak Yaratıcısı olan Allah celle celaluh’a kafa tutan kişidir. Yüce Allah elçisine, …

Devamı

İnsanın şahsiyeti çok değerlidir

İslâm dinine göre insan, Allah Teâlâ’nın yeryüzündeki halifesidir.1 Sıradan bir varlık değildir. Mükerrem (en şerefli ve değerli) bir varlıktır.2 Yüce Allah ona ruh vererek ikramda bulunmuştur.3 Akıl ve irade (özgürlük) vermiştir. Emaneti taşımaya onu ehil görmüştür.4 Mahlukat içerisinde en güzel suret (şekil ve yüz güzelliği) insana bahşedilmiştir.5 Yüce Allah’ın kendisine …

Devamı

Şahsiyetli insanın vasıfları

İnsan tohumunun dünyaya düştüğü andan itibaren İNSAN olmaktan başka bir amacının olmadığını bilmek, başlı başına bir ilimdir ve insan olmanın, insan kalabilmenin de bir amacıdır. Bir kişi eğer İNSANLIK vasfına erişirse, bakınız nelere sahip olur: Tevazu sahibi olur: Alçak gönüllüdür ve kimseye yukarıdan bakmaz. Çayın içindeki şeker gibi çaya tat verir; yani toplum …

Devamı

Mutluluğu yeniden düşünmek…

Günümüzün en önemli sorunlarından biri de mutlu olamamaktır. Varlık içinde adeta yokluğu yaşıyoruz. Mutlu olmamak için hiçbir sebep yokken, yine de mutlu olamıyoruz. Kanaatimce temel sebep, mutluluğu yanlış adreste arıyor olmamızdır. Mutluluk elle tutulmayan, gözle görülmeyen, ağırlığı ve hacmi olmayan, ancak hissedilebilen kalbin derinliklerinde ve ruhun kıvrımlarında var olan manevi …

Devamı

Zorluklarla baş edebilme yolları…

Zorluklar karşısında soğukkanlılığımızı yitirmeden, dengemizi kaybetmeden, taktiksel bir şekilde onunla mücadele edebilmek bir sanattır. Çoğumuz duygusal yetiştirildiğimiz için kalp ve beyin tasavvurunu aynı anda işletemediğimiz için zorlukların içerisinden bir çıkış yolu bulamıyoruz. Bilge bir kişi zorluklardan nasıl çözüm üretilir, bunu bir hikaye ile anlatmış: “Günlerden bir gün, köylerden birinde, adamın …

Devamı

Hazreti Ömer’in başarı sırları

Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem, emaneti layık insanlara verdiği için hem kısa zamanda başarılı olmuş hem de bizlere sünnet koymuştur. Onun başarısının bir çok etkeni vardır. Başarısının en önemli nedenlerinden birisi de her zaman uygun işe uygun adam bulmasıdır. Habeşistan’a hicret eden Müslümanlara Cafer bin Ebi Talib’i reis tayin …

Devamı

Sufilerin başarı sırları…

Tarihte, toplumları arkalarında sürükleyen birçok lider gelip geçmiştir. Bunlardan bir kısmı baskı, zorbalık ve maddî güç kullanarak insanları sindirmek suretiyle liderliklerini ilân ederken bir kısmı da gönülleri fethetmek suretiyle toplumlara maddî ve manevî anlamda yön vermişlerdir. Cemiyetleri peşlerine takıp sürükleyen maneviyat önderlerinin bu başarıları tesadüfî bir başarı değildir. Onlar, kendi …

Devamı

Huzura kavuşmuş nefis

Kur’ân-ı Kerim’de “Ey huzura eren nefs!”[1] şeklinde hitap edilen ve Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem’in ; “Ya rabbi senden itminana ermiş bir nefs istiyorum”[2] duasıyla ideal bir hedef olarak müminin ulaşması istenen nefs mertebesine nefs-i mutmainne denir.[3] Nefs-i mutmainne derecesine ulaşan bir sâlikin kalbi nurlanmasını tamamlamış bir kalptir. Bu …

Devamı

İlhama mazhar olmuş nefis

Tasavvuf ehli, emmâre ve levvâme aşamalarından sonra birtakım ilhamlara mazhar olan sâlikin mülheme derecesinde seyrine devam edeceğini ifade etmişlerdir.[1] Sûfîlere göre sâlik, nefsi ıslah yöntemi içerisinde üçüncü aşama olarak kabul edilen bu derecede,[2] emmâre ve levvâmede olduğu gibi, karar kılmayı değil daha üst aşamalar olan mutmainne, razıyye ve merzıyye derecelerine …

Devamı

Kendisini kınayan nefis…

Nefs-i emmarenin esiri olan insan, yapmış olduğu hata ve günahlardan dolayı pişman olur ve kendisini levm etmeye yani kınamaya başlarsa “nefs-i levvâme” mertebesine ulaşmış olur.1 Nefs-i levvame kendini kınayan, kötüleyen, azarlayan nefis demektir. Kur’ân-ı Kerim’de nefsin bu mertebesine; “Ve kendisini kınayan nefse yemin ederim”2 ayetiyle işaret edilmiştir.3 Manevî ilerleme sürecinde …

Devamı