Ordu‘nun Fatsa ilçesinde bulunan Hacı Hulûsî Baba Camii‘ne ismini veren Hacı Mehmet Hulûsî Erer, aslen Rize‘nin Çamlıhemşin ilçesi Yukarı Kale- Dik Varoş (Yazlık) köyündendir. Mehmet Hulûsî 01.07.1871 tarihinde Mehmet Arif Efendi ve Zübeyde Hanım’ın altıncı çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Dört erkek ve bir kız kardeşe sahiptir. Askerliğinden sonra Mısır, Medine, …
DevamıKonya alimlerinden Hacı Veyis Efendi…
Hacı Veyis Kurucu Efendi 1858 yılında Konya’nın otuz km güney doğusundaki Şatır köyünde doğmuştur. Kurucu ailesinin aslı bu köydendir. Babası Hacı Mustafa Ağa oğlunu on beş yaşındayken ilim tahsili için Konya’ya Cevizaltı Medresesi’ne gönderir. Bu tarihten sonra onun bereketli hayatı ölünceye kadar okumak ve okutmakla geçecektir. Talebelik yıllarının ardından müderrislik …
DevamıŞefik Can bey ve Ladikli Ahmet ağa…
Merhum Şefik Can bey hâtıralarında şöyle anlatıyor: Lâdikli Ahmet Ağa’yı da bir vesile ile ziyaret etme imkânı buldum. Kendisini bana yine devrin manevî büyüklerinden Mahmud Sâmi Ramazanoğlu tanıştırmıştı. Bu büyük veli, Konya’nın Ladik ilçesinde ikâmet ediyordu. İlçede herkes onu tanıyor, garip kabul edilen halleri dilden dile dolaşıyordu. Ricâlü’l-gayb’dan olduğu, Hızır …
DevamıÇataklı Ali Efendi çok talebe yetiştirdi…
Hacı Ali Efendi’nin sülalesi aslen Buhara‘lıdır. Ünye Çatak Köyü Hocalar mahallesine yerleşmişlerdir. Ali Efendi, 1875 yılında Çatak Köyü’nde doğmuştur. Baba adı Ali, anne adı Bülbül, dedesi İbrahim’dir. Müderris Ali Efendi’nin çocukları: Salim, İbrahim ve Mehmet olmak üzere üç oğlu; Huriye, Şerife ve Asiye olmak üzere üç de kızı vardır. Hacı …
DevamıÜstad Mehmet Yalar’ı tanımanızı çok isterim
Prof. Dr. Mehmet Yalar Hocamız gönülden iletişim kurduğumuz, sohbetler ettiğimiz çok değerli bir isim. Onun hakkında ne zaman ki güzel bir cümle kursam, mahviyet ve mahcubiyet duyduğunu hissederim. Elmas kıymetinde bir utangaçlık haliyle mukabele eder ve “Allah ayağımızı kaydırmasın” veya “Allah utandırmasın” gibi bir temennide bulunur. “Ben oldum, piştim, tamam …
DevamıHaccın anlamını düşünmek…
Haccın farzları, vacipleri ve sünnetlerinin yanı sıra bir de şuur boyutu vardır. Nasıl bir hac yaparsak şuurlu bir hac yapmış oluruz? İçi-dışıyla, özü-sözüyle, manası-maddesiyle birlikte haccın anlamı üzerinde düşünerek belki bu boyutu az da olsa kavrayabiliriz. Mesela Mik’at mahallinde ihrama girerken bunların hikmetini düşünmek… Tavaf’ın bir mana inşası, Say’ın ise …
DevamıBereketin sırları…
Allah’ın güzel kulları Yüce Allah’ın verdiği nimetleri kendilerine aitmiş gibi hissetmezler. Her şeyin Yüce Allah’ın mülkü olduğunu bilir, kendilerini de birer emanetçi olarak görürler. Bu bilinçle ellerindeki emanetleri insanlarla paylaşır ve insanlara her fırsatta iyilik yapmaya çalışırlar. Yüce Allah da onlar üzerindeki nimetlerini arttırdıkça artırır. Bu artırma işlemine ”bereket” adı …
DevamıKur’an-ı Kerim’de sözün ahlakı…
Cenab-ı Allah vahiy ile insanlığın gidişatına müdahale etmiş ve söz üzerinden ilahi mesajlar insanlara ulaştırılmıştır. Hazreti Adem aleyhis selam’dan Hazreti Muhammed Mustafa sallellahu aleyhi ve sellem’e kadar bütün peygamberler o değerli sözü yani vahyi tebliğ etmişlerdir. Ve son olarak dünyanın kalbi Mekke’den ilahi ferman yeryüzüne yayılmış ve bütün dünya söz …
DevamıHalil Tatlıgül Hoca kitapları çok severdi
Fatsa’nın unutulmaz alimlerinden merhum Halil Tatlıgül Hocamız dünya nimetleri içinde en çok kitapları severdi. Kitaplar konusunda özel bir hassasiyeti vardı. Hem kitap okur, hem de okumayı teşvik ederdi. Maaşının yetmediğini söyleyen imamlara; “Her ay bir kitap alıp okuyun, maaşınız bereketlenir” derdi. Diyarbakır’da kaldığım yıllar; “Yeni gelen kitaplardan bana gönder” derdi. …
DevamıSünnet hassasiyetimiz…
Rasûlullah sallellahu aleyhi ve sellem, Asr-ı Saâdet’te yaşayan ashâb-ı kirâm için ne anlam ifade ediyor idiyse, bugün bizim için de aynı mânâyı ifade etmektedir. Cenâb-ı Hak, Kur’an-ı Kerim’i onunla göndermiş ve ona Kur’an’ı tebliğ ve tefsir etme vazifesi vermiştir. Allah Rasûlü sallellahu aleyhi ve sellem de Kur’an’ı en emîn bir …
Devamı