Müslümanlarda farklı bir heyecan ve hissiyatın yaşanmasına vesile olan Üç Aylar, yani Recep, Şaban ve Ramazan ayları pratik olarak Müslümanların kültürel hayatında olduğu gibi teorik olarak klasik kaynaklarda da bir şekilde yer bulmuştur. Üç ayların ilki olan Recep ayı, aynı zamanda savaşmanın haram kabul edildiği dört aydan biridir. Müslüman âlimlerimizin …
DevamıHafız Musa amca hep yere bakardı…
Hafız Musa Taşdemir 1928 yılında Gümüşhane’nin Köse İlçesi’nde doğdu. Ailenin en büyük çocuğuydu, ondan sonra yedi kız bir de erkek kardeşi doğdu. Küçük yaşta dayısının himayesinde büyüdü. Ailesinden uzak olduğu için asabi, hırslı ve çok çabuk sinirlenen bir hal aldı. İstemediği halde babasının baskısı ile hafız oldu. Annesi de hafızdı …
DevamıSınırda başıma gelenler…
Bir gün görev yaptığım okulda Müdür Bey ve başyardımcısı beni çağırarak müdür yardımcısı açığı olduğunu ve benim bu görevi kabul edip etmeyeceğimi sordular. “Siz nasıl uygun görürseniz hocam, uygun görüyorsanız ben de kabul ederim” dedim ve ertesi gün Ankara Milli Eğitim Müdürlüğü’ne hep beraber gittik, görüştük ve kendi okulumda artık …
Devamıİmam Şafii’nin münacaatı
İmam-ı Şafii Hazretlerinin günahlardan pişmanlığı konu alan bu güzel münacaatını, ülkemizin önde gelen Arapça üstadlarından muhterem Prof. Dr. Mehmet Yalar Hocamız tercüme etti. İRFANDUNYAMİZ olarak kendisine teşekkürlerimizi arz ediyoruz. Katılaşınca kalbim ve daralınca yollarım, Affının merdiveni kıldım umudumu… Büyük gördüm günahımı ancak karşılaştırınca onu; Affınla Rabbim! Daha büyüktü affın… Hep …
DevamıSözün ve özün güzel olsun
Öyle konuş ki sözün Kur’an’ın tabiriyle “kavl-i hasen” yani “güzel söz” olsun. Özü güzel olmayanın sözü de güzel olmaz. Güzel insanlar, güzel sözler söylerler. Hadis-i şerifte bildirildiği üzere güzel söz sadakadır. (Buharî, Edeb, 34.) Hatta bazen sadakadan daha da hayırlıdır: Cenab-ı Hak buyurur ki: “Güzel bir söz ve bağışlama, peşinden …
Devamıİmam Matüridi’yi modernizme alet ediyorlar
Kendi kavramlarını kullanamayan ve aşağılık kompleksi ile batılı olmayı ilmiliğin örtüsü yaparak “…sellik” falan filan uydurukça batı dili ve felsefesi ile dünyanın en büyük kelam alimlerinden İmam Matüridi’yi anlatmaya kalkışmak tek kelime ile tam bir hezeyan. İmam Matüridi’yi sadece akıl-irade üzerinden anlatmak İmam’ı ‘akılcıların’ dayanağı yapmaktır. Ve bu hal sulandırmanın …
DevamıŞükredecek o kadar çok şey var ki…
Bizim gibi gezenler neler gördü neler! Bir süre önce abdest alan bir insan görmüştüm, elleri yoktu, ayakları ile abdest alıyordu. Musa isimli bir kardeşimiz şöyle anlatmıştı: “Medine’de trafik sıkışmıştı, ilerleyemiyorduk, kızdım ‘Ne bu hal?’ dedim, biraz sonra sıkışık olan yere yaklaştığımda, elleri-ayakları kesilmiş bir insanın sürünerek karşıya geçtiğini görünce çok …
DevamıNihat Malkoç’un annesi için yazdığı güzel şiiri
…bir rüyadan arda kalan his kırıntıları… Yüreğime saplanan yokluğun kurşun gibiDüşlerime abanan hasretin vurgun gibiYollarına kapanan adımlar yorgun gibi Düşümde gördüm seni, öpüp kokladım annem!…Uyandığımda yoktun, bin kez yokladım annem!… Ne çabuk geçti yıllar, hasret kaldık sözüneSımsıcak gözyaşları hücum etti gözüneBir ömür uyurdum ben bakmak için yüzüne Düşümde gördüm seni, …
DevamıTimurtaş Hoca göbeğini şöyle bir salladı…
Seksenli doksanlı yıllarda bizim cenahta çok sevilen sayılan bir hocaefendi vardı. Elden ele dolaşan ateşli vaaz kasetleri çok meşhurdu. Halkın şuurlanmasında hakikaten çok katkısı olan bu güzel hocamız, İstanbul vaizi Rahmetli Timurtaş Uçar hocaefendidir. Eminönü Yeni Cami ve Fatih Şehzadebaşı Camii‘nde müthiş vaazları olurdu. Bu vaazların özellikle gençlik üzerinde ciddi …
DevamıKur’an-ı Kerim’i bilgisizce yorumlayanlar…
Yüce Allah’ın sonsuz ilminin insanlığa yansıması olan Kur’an’ın muhtevası konusunda herkesin ilmi eşit değildir. Herkes her şeyi de bilemez. Fakat insanlığın amel etmesi için gelen kitabın bilinmesi gerekir. Bilinmeyen konular “soru mercii” olabilmiş yetkin âlimlere sorulmalıdır. Alim olmayanlar da cahil cesareti ile cevap vermeye kalkışmamalıdır. Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve …
Devamı