Etiket Arşivi: Necip Fazıl Kısakürek

Ay parçası Erbakan hocamız

“Yarın elbet bizim, elbet bizimdir!  Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!”                    Necip Fazıl Kısakürek Bu bir dertli bakıştı. Bir gayeye, bir davaya baş koymanın resmiydi. Bağrı yanıklığın, adanmışlığın simgesiydi. Işık gibi parlayan yüzüyle, birçok kez öpmekle şerefyap olduğum nurlu elleriyle tam bir ay parçasıydı. Şimdi yaşasaydı da o elleri öpsem, …

Devamı

Kaldırımlar\ Necip Fazıl Kısakürek

I Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.Yolumun karanlığa saplanan noktasında,Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum. Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;Biri benim, biri de serseri kaldırımlar. İçimde damla damla bir korku birikiyor;Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler…Üstüme camlarını, hep …

Devamı

Aydın Başar’dan 300 kitaplık tavsiye listesi

Uzun bir mesainin sonunda 300 kitaplık bir “Müslüman kitaplığı” kitap tavsiye listesi oluşturmuş oldum. Elimden geldiği kadar Ehl-i Sünnet hassasiyetine dikkat etmeye çalıştım. Sünneti küçümseyen, Kur’an’da hata bulan ve usulsüz dini yorumlar yapan itikadı bozuk kimselerin eserlerini listeye karıştırmamaya gayret sarf ettim. Dar değil geniş bir bakış açısı ile doğudan …

Devamı

Muzaffer Doğan hocadan kitap değerinde tecrübeler

İnsan olmak için, “insan” ismini taşımak yetmiyormuş. Hayat, cam sırtı gibi dümdüz değilmiş. “İman makamı”ndan daha üstün makam yokmuş. Güzel ahlâk sahibi olmak, en büyük zenginlikmiş. İmansız kalp, balsız petekten farksızmış. İlk önce edep olmalı Baş gözü, her şeyi görmek için yeterli değilmiş. Baştaki kulaklar, her sesi duymaya kâfi değilmiş. …

Devamı

Hayata seferi gözüyle bakmak…

Dünya ve içindeki her şey kendisi için yaratılan insana Yüce Allah, dünyayı olması gereken şekilde tanıtmıştır. Dünyayı tanıma noktasında, Kur’an’ın iniş sürecindeki insanların dünyaya bakışları iyi kavranmazsa; dünyayı ret, onu imar etmeme, içinde hâkimiyet mücadelesi vermeme, onun güzelliklerinden istifade etmeme ve ona sahip olmama dediğimiz ruhbanî anlayış insanın hayatına egemen …

Devamı

Eski radyonun hatırlattıkları…

“Göz kaptırdığım renkten, kulak verdiğim sesten,  Affet Sen’den habersiz aldığım her nefesten…”         Necip Fazıl Kısakürek Eski kahverengi desenli iki kanepe, eski bir sehpa ve üzerinde tüm asaletiyle duran ahşap kutulu eski büyük bir radyo… Yerdeki muşambalar, perdeler ve sobamız; hepsi de birbiriyle uyumlu. Sobanın üzerinde güğümle su kaynattığımız, yamacına …

Devamı