İslam Alimleri

Bu bölümde değerli İslam alimlerine dair yazıları bulacaksınız.

Gönenli Mehmet Efendi’nin üslubu çok tatlıydı

Asıl ismi Mehmet Öğütçü olup 1901’de Gönen’de doğmuş, onun için halk arasında Gönenli Mehmet Efendi diye tanınmıştır. 1920’li yıllarda İstanbul’a gelmiş, 1954- 1982 tarihlerinde Sultan Ahmet Camii’nde İmam- Hatip olarak görev yapmıştır. Çok yönlü bir din âlimi ve hizmet adamı olan Gönenli Mehmet Efendi’nin hiç ihmal etmediği görevlerinden biri de …

Devamı

İlim ve edep timsali Halil Günenç hoca

Çocukluğumun geçtiği 90’lı yıllarda babam bazı meseleler hakkında görüş almak için ahizeli telefonumuzla Halil Günenç Hocaefendi’yi arar ve ona bazı fetvalar sorardı. Meseleyi anlatıp fetvayı alınca keyfi yerine gelir, gönül rahatlığı ile o fetvaya uyardı. Artık tartışılan konu hakkında kendisinin bir tereddütü kalmadığı gibi, mahallelinin de itiraz hakkı kalmazdı. Ne …

Devamı

Fazilet sahibi bir alim Abdulfettah Ebu Gudde

9 Mayıs 1917’de Halep’te doğan Abdulfettah Ebu Gudde, Halep’in ünlü Hüsreviyye Medresesi’nden sonra Kahire’de Ezher Üniversitesi Şeriat Fakültesi’nde okudu. O dönemde tanıdığı hocaları arasında iki büyük Osmanlı âlimi vardı ki birisi Şeyhulislam Mustafa Sabri Efendi diğeri de allame Düzceli Muhammed Zâhidü’l Kevserî’dir. Çeşitli hocalarından 119 icâzet alarak devrinin en çok …

Devamı

Bir hakikat alimi Ebubekir Sifil hoca

Dr. Ebubekir Sifil Hocamızın, merhum babasını anlattığı “Bir Fikri Hoca geçti bu alemden” başlıklı yazısını okuyunca; “Bir Ebubekir Hoca var bu alemde!” şeklinde bir yazı yazmayı gönlümden geçirmiştim. Sağolsun bazı dostlar; “Bidatlerin yaygın olduğu bu devirde istikamet ehli sağlam hocaları dilinin döndüğünce yazmalısın” diyerek beni teşvik ettiler. Fakir de bu …

Devamı

Kendi dilinden Mehmet Yalar hocamız

Bismillahi’r Rahmani’r Rahim. 1949 veya 1950 yılında Diyarbakır’ın Mermer nahiyesinde doğdum ve 14-15 yaşına gelinceye kadar orada kaldım. Babam Mermer’de resmi imamdı ayrıca Arapça ve Farsça bilgisi ileri düzeyde olan babam uzun yıllardan beri müderrislik yapıyordu. Birçok talebesi vardı. 5 yaşında iken babamdan Kur’an-ı kerim dersi almaya başladım. Kış geceleri …

Devamı

Osmanlı bakiyesi bir alim Emin Saraç Hoca

Son devrin önemli âlimlerinden merhum Mehmet Emin Saraç Hocamız, 1920’li yılların sonlarında Tokat‘ın Erbaa ilçesine bağlı Tanoba Köyü’nde dünyaya geldi. Babasından aldığı eğitimle on iki yaşında hafızlığını tamamladı. Çocukken babasının kardeşleri ile kendisini geceleri teheccüd namazına kaldırdığını ve sabaha kadar hafızlık çalıştırdığını anlatan Emin Saraç Hoca o günlerden şöyle bahsediyor: …

Devamı

Kendi dilinden Orhan Çeker hocamız

1953 Ankara/Haymana, Sındıran Nahiyesi‘nde doğmuşum. İlkokulu köyümde okudum. Ailemiz okumuş bir aileydi. Her iki dedem de hocaydı. Özellikle anne tarafından dedem iyi okumuş birisiydi. Sanıyorum 70 yıldan fazla imamlığı vardı. Sultan II. Abdülhamid zamanında İstanbul’da okumuş, talebe olduğu için askere almamışlar. O da köyümüzde imamlığa başlamış, 1969’da ölünceye kadar vazifeye …

Devamı

Endülüslü bilge İbn Hazm

Rahmetli Asım Gültekin Abi gittiği bir misafirlikte veya herhangi bir yerde bir kitaplık ya da kütüphane bulursa mutlaka orayı karıştırırdı. Kitap okumanın zevkini almıştı; isterdi ki herkes bir şeyler okusun, bir şeyler yazsın. Beraber Fatih’te bir yayınevine uğradığımızda da çok mutluydu. Onun dünyasında dergilerin olduğu gibi kitapların da yeri büyüktü. …

Devamı

Bir modern zaman Birgivî’si Mehmet Sürmeli hoca

Öyle insanlar vardır ki hakkında konuşup yazabilmek için uzun yıllar tanıyor olmak ve/ya birlikte olmak gerekmez. Dr. Mehmet Sürmeli Hoca da böyle biri. Kendisi ile uzun yıllar birlikte bulunmuş, pek çok sohbetine katılmış biri değilim. Öğrencilik sebebiyle Ankara’da bulunduğum 2008-2012 yılları arasında birkaç sohbetine katılıp, kendisi ile ayaküstü kısacık muhabbet …

Devamı

Kabına sığmayan bir alim Yusuf El Karadavi

Dünyanın gidişatı hakkında bir söz mü söylenmesi gerekiyor, o sözü Karadavi söylemiştir. Müslümanların bir konuda bir fetvaya mı ihtiyacı var? O fetvayı Karadavi vermiştir. Kıyıda köşede oturup seyreden bir şahsiyet olmamıştır. Madem dünya siyasetinde bir sinema oynanmaktadır, o halde Müslümanlar bu filmin başrolünde olmalıdır, diye düşünmüştür. Aktif; etkili, müdahaleci, mücadeleci Müslümanlık nasıl gerçekleştirilir, diye düşünenlerin onun hayatından öğrenecekleri çok şey vardır.

Devamı