Vatana sevdalı bir seyyid: Darendeli Hulûsi Efendi Şanlıurfamızın Mahmut Kaplan'ı Bu mücahidin adı İsmail Kandemir... Allah feyizlerini bol kılsın... Ayasofya'yı açtıran rüya... Mehmet Erkal hoca törenden sonra neden ağladı? Zavendikli Mustafa Hoca Rize'nin yıldızıydı... Gölden Katreler hakkında ne dediler? Harputîzâde Lütfi Efendi'yi neden astılar? Ali Küçük Hoca rahmetle anılır... Kemal Temel gibi olmak isterdim... Doğunun büyük bilgesi Ahmed-i Hani... Halil Tatlıgül Hoca kitapları çok severdi... Yavuz Bülent Bakiler ve bir Sivas hatırası... Rüstem Kılıç hocanın emaneti... Darendeli Hulûsi Efendi'nin irşat metotları... Alperen ruhlu derviş Seyyid Ahmet Arvasi Zekai Sarsılmaz Hocaefendi'nin hatırasına... Musa Efendi o türküyü dinleyince ne yapmış? Gizli kalmış bir değer Bursa'nın Çenteli Hocası... Hakkı amcadan öyle bir ders aldım ki... Bizim kapı dost kapısı... Hak aşığı bir bilge; Prof. Dr. Turgut Karabey...

Yayın Akışı

Ben değil biz olmalı…

İnsan şu dünyaya hiçbir şey bilmeden gelmektedir. Yaratan bu hakikati Nahl Sûresi’nin şu ayetinde dile getirmektedir: “Allah sizi annelerinizin karnından bir şey bilmez halde çıkarmıştır. Belki şükredersiniz diye size kulak, göz ve kalp vermiştir.” (Nahl, 78) Yüce Allah bu ayet-i kerimede bizim için hayati öneme sahip olan kulaktan, gözden ve …

Devamı

Değerli alimlerimizden bize kalan…

Değerli âlimlerimiz, günden güne dünyamızdan ayrılmaktalar. Efendimiz bir âlimin ölümünü bir kabilenin ölümünden daha fena görmüştür (500 Hadis, Hadis no: 338) Kayseri’de mahallî olduğunu zannettiğim güzel bir tabir vardır. Derler ki: “Âlimler, halkın tuzu, biberidir.” Âlimsiz bir cemiyet, tuzsuzluktan kokar bozulur demek isterler. İnsan, zaman zaman eli öpülecek, sözü sohbeti …

Devamı

Müslüman ölümle barışıktır…

Ölüm hakikatinin elbette insanı ürperten bir yanı vardır. Fakat insanların ölüme bakışları farklı farklıdır. Dünyaya haddinden fazla bağlanmış olanlar için ölüm, sevdiklerinden ve sahip olduklarını sandıkları şeylerden ayrılmak anlamına geldiği için ürkütücü bir durumdur. Hayatı ve ölümü takdirin işleri olarak görenler için ise ölüm, Mevla’nın bir kaderidir. Onlar; “Öldüren de …

Devamı

Tarakçı Hamit efendi dedemin arkadaşıydı…

Tarakçı Hamit Efendi, Ordu‘ya bağlı Kumru kazasının Fizme beldesinde doğmuştur. Babası Mustafa Efendi, annesi Gülizar hanımdır. Soyadı kanunu çıkınca Kısık soy ismini almıştır. Fizmeli Abdi Hocaefendi‘den ders almış, daha sonra Tokat ve Çorum‘da eğitimine devam etmiştir. Çorumlu Mustafa Rumi Efendi’nin medresesinde eğitimini ikmal edip ondan icazet almıştır. Mustafa Rumi Efendi, Abdullah i …

Devamı

Afetten kaçar gibi şöhretten kaçardı…

1901 yılında doğan Hacı Şaban Efendi (v. 15 Eylül 1992) Bayburt’un yetiştirdiği en önemli mâneviyat büyüklerindendir. İslam’ı tavizsiz yaşaması ve Sünnet-i Seniye’yi harfiyen tatbik etmesiyle bilinen Hacı Şaban Efendi, tanıyanların anlattıklarına göre çok heybetli bir zatmış.

Devamı

Abdulmetin Hoca nefsinin vaiziydi…

Vaiz öncelikle kendi nefsine vaaz etmeli, sonra insanların gönlüne hitap etmelidir. Kendi nefsinde anlattıklarını uygulamayan bir vaiz insanların gönüllerine tesir edemez. Bir kişinin gönlüne girmeden de aklına hitap edemezsiniz. Önce gönüllere girer kendinizi kabul ettirir, sonra onlar da sizin söylediklerinizi can kulağı ile dinlerler. İşte merhum Abdulmetin Balkanlıoğlu Hocamız gönüllere …

Devamı

Hac bir arınmadır…

Yine dönüp dolaşıp geldi hamdolsun! Bir ömür gibi… Gidince geliyor tekrar ömrü olanlara… Bir Hacc ya da bir Kurban… Hani demiş ya adam; “Hac yine Kurban günlerine denk geldi…” Gülümsetir biraz da bizi. Ne bilsin adamcağız! Teşrik günleri, kurban günleri, Hac günleri… Hepsi aynı. Bir bayramdır sonra da mü’minlere. Ne …

Devamı

Davette takım çalışması…

Bireysel çalışmalar hedefe varmakta başarısız olurlar. Bireysel çalışmaların bir başka olumsuz yönü de, bu çalışmaları yapan tek kişinin etrafında yeni grupların oluşmasıdır. Yeni gruplar ilkesiz ve fıkıhsız davranmalarını sürdürdükçe Müslümanlar daha da parçalanmaktadırlar. Konuyla ilgili İslâm dünyasından onlarca örnek vermek mümkündür. Gerek görmediğimiz ve davetçilerin morallerini bozacağı için kişilere bağlı …

Devamı

Bir iman cengaveri Said Özdemir ağabey…

Henüz 11 yaşımdaydım. Evde bir müjde duydum: “Ankara’dan büyük bir ağabey memleketimize geldi, bu akşam ders yapacak.” Abilerim akşam hazırlandılar. “Ben de gelebilir miyim?” deyince “Gel” dediler. “Zaten ders de hocan Mehmet Aksu’nun evinde.” Gittik, bende büyük bir heyecan… Yolda merakla soruyorum: “Gelen abinin adı ne?” Aldığım cevap beni daha …

Devamı

Kurban kesme adabı…

Kurban ibadeti bize Hazreti İbrahim’i ve Hazreti İsmail’i hatırlatır. Kur’ân-ı Kerîm’de Sâffât Suresi’nin 101- 107 ayetlerinde bildirildiğine göre, Hazreti İbrâhim aleyhis selam’dan rüyasında oğlunu kurban etmesi istenir. Bu emre itaat etmek ister ancak Cenâb-ı Hak buna izin vermeyerek, İbrâhim aleyhis selam’a büyük bir kurbanlık göndermiş ve o da oğlu yerine …

Devamı

Kumru şiiri…

Hak-i pâk üzre kurulmuşdur binası Kumru’nunOl sebebden mesken itmiş evliyası Kumru’nun Görmeyen bilmez mezâyâsın gören tasdik iderEhl-i ışk indinde var ma’nì şafâsı Kumru’nun Dil-küşâ bir manzarası var anın aşıklaraBülbülü öter hele ırmak sadâsı Kumru’nun İlkbaharda hadra-puş olur hemin cennet-âsâMürdeye gıbta verir bir manzarası Kumru’nun Asude yaşanır anda öyle germ ü …

Devamı

Ebu Eyyub El Ensari hak bildiğini söylerdi…

İslâm tarihi boyunca doksan yaşında cihada çıkan çok mücâhid vardır. Bunların başında Ebû Eyyûb el-Ensârî gelir. Ebû Eyyûb, Asr-ı saâdette Medine’de yaşayan Hazrec kabilesinin Neccâroğulları kolundandır. Asıl adı Hâlid bin Zeyd’dir. İlk çocuğu Eyyûb’dan dolayı Ebû Eyyûb künyesini almıştır. Hicretten iki yıl önce hanımı Ümmü Eyyûb ile birlikte müslüman oldu …

Devamı

Konya alimlerinden Hacı Veyis Efendi…

Hacı Veyis Kurucu Efendi 1858 yılında Konya’nın otuz km güney doğusundaki Şatır köyünde doğmuştur. Kurucu ailesinin aslı bu köydendir. Babası Hacı Mustafa Ağa oğlunu on beş yaşındayken ilim tahsili için Konya’ya Cevizaltı Medresesi’ne gönderir. Bu tarihten sonra onun bereketli hayatı ölünceye kadar okumak ve okutmakla geçecektir. Talebelik yıllarının ardından müderrislik …

Devamı

Şefik Can bey ve Ladikli Ahmet ağa…

Merhum Şefik Can bey hâtıralarında şöyle anlatıyor: Lâdikli Ahmet Ağa’yı da bir vesile ile ziyaret etme imkânı buldum. Kendisini bana yine devrin manevî büyüklerinden Mahmud Sâmi Ramazanoğlu tanıştırmıştı. Bu büyük veli, Konya’nın Ladik ilçesinde ikâmet ediyordu. İlçede herkes onu tanıyor, garip kabul edilen halleri dilden dile dolaşıyordu. Ricâlü’l-gayb’dan olduğu, Hızır …

Devamı

Babam neden ağlıyor anne?

Konya’nın meşhur hafızlarından Hayra Hizmet Vakfı kurucusu merhum Hasan Hüseyin Varol hocamızın hatıralarını rahmete ve Fatihalara vesile olması niyeti ile yayınlamaya devam ediyoruz. Altı yaşıma girmiştim. Çevremde olup biten birçok şeyi anlamaya başlamıştım. Rahmetli babam akşam namazından gelince hemen yemeğini yer, abdest alır ve hemen Kur’an okumaya başlardı. Rahmetli annem …

Devamı