irfandunyamiz

En değerlimiz en takvalımızdır…

Şirk ve küfürden sakınmak takvanın ilk adımıdır. Kur’an-ı Kerim, Mekke’deki şirk toplumunu evvela şirkten sakındırmış ve tevhide davet etmiştir. Takvanın ikinci derecesi ise günahlardan sakınmak ve farzları eda etmektir. Yani kalbini şirkten arındıran mü’min, ikinci olarak da kalbini günahların karanlığından koruyacaktır. Kalbini Allah’tan gafil kılacak şeylerden sakınıp farzları yaptıktan sonra, …

Devamı

Tesettür hutbesi neden ilgi gördü?

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş Hoca cuma hutbesinde, Müslümanların davranışları ve kıyafeti hususunda Kur’an-ı Kerim’in emirlerini beyan edince, cahil bir adam çıkıp hadsiz açıklamalarda bulundu. Şu ifadeleri kullandı: “Kadınların yüz, el ve ayakları hariç örtünmesi gerektiğine, kadınların gençlerin erken yaşta evlenmesi gerektiğine dair bir şeyler saçmalamış.” Oysa ki Ali Erbaş …

Devamı

Harputîzâde Lütfi Efendi’yi neden astılar?

Bir açık hava müzesi konumundaki antik kent Harput’a 1980’li yılların başında müftüler semineri için gitmiştim. Eğitim merkezindeki iki haftalık kampımızda Türkiye’nin her yerinden gelen ilçe müftüleriyle kaynaşmış, özellikle medreseden yetişme hocalarla çok verimli ilmi mübahaselerde bulunmuştuk. O zamana kadar Harput’un bir ilim membaı olduğunu bilmiyordum. Sonraları Osmanlı’nın son, Cumhuriyetin ilk …

Devamı

Bu çağda imanımızı nasıl koruyabiliriz?

Hayatî öneme sahip bir soru var: Günahın seller gibi üzerimize aktığı böyle bir zamanda imanımızı, kalbimizi korumak nasıl mümkün olacak? Daha önce bir yazımda da belirtmiştim: Araba kullanırken şiddetli bir yağmura yakalanmışsanız önünüzü görebilmeniz için mutlaka sileceklerinizin çalışması gerekir. Aksi taktirde kaza yapmanız işten bile değildir! İşte bizim de sürekli …

Devamı

İsmailağa’da Fikri Efendi’yi ziyaret ettik…

Günah ve isyanlarla dolu bu şehrin içerisinde öyle bir yer vardır ki bunca çürümüşlüğe inat varlığı ile Müslümanlara umut olur. Orası Mahmud Efendi Hazretleri ve İsmailağa Camii ile özdeşlemiş olan Fatih/ Çarşamba mahallesidir. Birçok güzel insanın yolu oradan geçmiştir. Dervişlerin sığınağı, ilim talebelerinin yuvası olmuştur. İsmailağa şimdiye kadar nice güzel …

Devamı

Kösebucaklı Müezzinoğlu Hasan Söcü hoca…

Minare ve bayrak… “Ezan dinmez, bayrak inmez” söylemi gerçekte bu toprakların iki ana nirengi noktasına vurgu yapar. Gerek bu coğrafyada gerek Balkan ve Avrupa coğrafyasında hemen her şehrin bir azizinin (evliya) bulunması, insan benliğinin köklerini derinlere salma duygusuna işaret eder. Alp-eren tipi bu konuda dikkate değer bir örnektir. Minare gölgesinde …

Devamı

Hayat zikirle anlam kazanır…

Günah kavramıyla ilgili Kur’an’da yetmişten fazla kelime kullanılmıştır. Hadislerde de farklı ifade biçimleri mevcuttur. Kullanılan farklı kelimeler ve kavramlar günahın derecelerini haber vermektedir. Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem, günahı değişik şekillerde tanımlamıştır. Bu tanımlardan birinde fıtrat temizliğini öne almış ve şöyle buyurmuştur: “Günah vicdanının/fıtratının kabul etmeyip içinin yatışmadığı şeydir …

Devamı

Gönül eri bir paşa Mehdi Sungur…

İlim Yayma Vakfı’nın irfan hizmetlerinden olan “İlim Yayma Vakfı 50 YILDA 50 VAKIF İNSAN” adlı kitapta ülkemize ve insanımıza hizmet etmiş 50 müstesna şahsiyetin hayatı işleniyor. Eserde dikkat çeken isimlerden birisi de merhum Mehmet Mehdi Sungur Paşa… İşte Sungur Paşa’nın insanlığa hizmet duygusuyla geçen bereketli hayatı: 93 Harbi, Rus mezaliminden …

Devamı

Aman hocam, kıy şu nikahı!

Köyde imamlık yaptığım sıralarda bir sefer gençlere; “32 farzı bilmeyenin nikahını kıymam, bana derse geleceksiniz” dedim… Biz hocanın ihtiyaçlarını görüyoruz bize bir şey yapmaz diye düşünmüşler… Derse gelmeyenler oldu. Köyün zenginlerinden birisi üç gün üç gece bol içkili bir düğün yaptı. Bize bir şey, soran yok. Düğün bitmiş, gece üç …

Devamı

İbni Arabi’den çörek otu tavsiyesi…

Çörek otunu her türlü hastalığın için kullan. Çünkü bu, ölüm hariç her hastalık için şifadır. Müşâhede ettiğim bir olayı anlatayım: Halkın ileri gelenlerinden bir adam yanımızda bulunuyordu. Bu zat cüzzam hastalığına yakalanmıştı. Onu gören doktorların hemen hepsi, hastalık bu adama tam anlamıyla yerleşmiş, artık bu hastalığın ilacı bulunmaz diyorlardı. Leble …

Devamı