Vatana sevdalı bir seyyid: Darendeli Hulûsi Efendi Şanlıurfamızın Mahmut Kaplan'ı Bu mücahidin adı İsmail Kandemir... Allah feyizlerini bol kılsın... Ayasofya'yı açtıran rüya... Mehmet Erkal hoca törenden sonra neden ağladı? Zavendikli Mustafa Hoca Rize'nin yıldızıydı... Gölden Katreler hakkında ne dediler? Harputîzâde Lütfi Efendi'yi neden astılar? Ali Küçük Hoca rahmetle anılır... Kemal Temel gibi olmak isterdim... Doğunun büyük bilgesi Ahmed-i Hani... Halil Tatlıgül Hoca kitapları çok severdi... Yavuz Bülent Bakiler ve bir Sivas hatırası... Rüstem Kılıç hocanın emaneti... Darendeli Hulûsi Efendi'nin irşat metotları... Alperen ruhlu derviş Seyyid Ahmet Arvasi Zekai Sarsılmaz Hocaefendi'nin hatırasına... Musa Efendi o türküyü dinleyince ne yapmış? Gizli kalmış bir değer Bursa'nın Çenteli Hocası... Hakkı amcadan öyle bir ders aldım ki... Bizim kapı dost kapısı... Hak aşığı bir bilge; Prof. Dr. Turgut Karabey...

Yayın Akışı

Musa Efendi çocukları infaka alıştırırdı

Çocuklarımızı havaîliklerden, haşarılıklardan, israftan korumamız gerekir. Onlara güzel isim koymalı, Kur’ân’la tanıştırmalı, küçük yaşta kendilerine Rabbe kul olabilmenin, bilhassa namaz kılmanın zevkini; minicik, tozlanmamış ve kirlenmemiş yüreğine muhtaca infak etmenin sevincini tattırmalıyız. Bu hususlarda yanlış davranışlardan yâni bencilliği palazlandıracak menfîliklerden âzamî derecede kaçınmalıyız. Çünkü çocuklar, birer video kaseti gibi anne …

Devamı

Ömer Ferid Kam ve Mahir İz’den bir hatıra

Mahir İz Hoca, Ömer Ferid Kam ile ilgili bir hatırasını anlatıyor: Bir gün yine bir na’t yazmıştı. Şöyle başlıyordu: “Vücûd-ı akdesin âlâdan âlâ Yâ ResûlullahCemâlindir tecelligâh-ı Mevlâ Yâ Resûlullah” Mutasavvıfâne olan bu na’tı istinsah ettim. Son beyti şöyleydi: “Ferîd-i bînevâyı defter-i uşşâkına kaydet,Budur senden niyâz-i kalb-i şeydâ Ya Resulullah” Evde …

Devamı

Bu davranışı ona yakıştıramadım…

İçimde büyük bir heyecan, çünkü ilk defa bir Avrupa ülkesine gidiyordum. Valizlerimizi almak için bekliyorken Frankfurt Din Hizmetleri Ataşesi de yakın mesafede bizi bekliyordu. Herkes valizini aldı, ataşemizin yanına gitti. Benim valiz yok… Önümüzden geçen valiz benimkine benziyor ama kulpu yok, her tarafı yırtık pırtık; hâlbuki ben sıfır valiz almıştım. Sonra o yırtık valize baktım benim valiz; yüklerken paramparça etmişler alçaklar!

Devamı

Salih evlatlar helal gıda ile yetişir!

Allah Teâlâ; “Batıl yollardan hareketle mallarınızı yemeyin…”(Bakara 2/188) ayetiyle bizleri haramlara karşı uyarmıştır. Benzeri bir uyarıyı da şöyle yapmıştır: “Ey iman edenler! Arınızda gerçekleştirip razı olduğunuz meşru ticaretin dışında (hareket ederek) batıl sebeplerle birbirinizin mallarını yemeyin…” (Nisa 4/29.) Yüce Allah’ın belirlediği meşru ticaret ve diğer kazanç yollarından ayrılmamakla emir olunan …

Devamı

Yuva kurmak ne güzel…

Kaynarca’da oturduğum evden Bağlarbaşı’ndaki Yüksek İslam Enstitüsüne gitmem gayet zor oluyordu. Sabah namazını kıldıktan sonra basit bir kahvaltı yapar ya da yapamazsam bir kaşık bal yerdim, hemen elbisemi üstüme giyip kitaplarımı çantama koyup, dört kat aşağı indikten sonra yine koşar adımlarla banliyö trenine 2 km yürürdüm. Banliyö treni Gebze’den çıkar, …

Devamı

İlk kıblemiz Kabe mi? Mescid-i Aksa mı?

Filistinli Müslümanlara işkencenin doruk noktasına çıkmasından ve Kudüs dâhil vatanlarının Yahudiler tarafından işgal edilmesinden beri Müslümanları bu topraklara karşı teyakkuz hâlinde tutabilmek ve Kudüs davasına sahip çıkarabilmek için “Mescid-i Aksa ilk kıblemiz” şeklinde bir ifade Müslümanlar arasında daha da yaygınlık kazanmaya başladı. Eskiden çok az kullanılan bu ifade popüler hâle …

Devamı

Allah nimetini üzerimizde görmek ister

Genellikle zenginlerin ikamet ettiği bir mahalle camisinde cenaze namazı kılmıştık. Maddi yönden zengin olanların da manevî yönden zengin olanların da cenazeleri çok kalabalık oluyor. Yani herkesin kendine göre seveni geliyor cenazesine. Maddeyi seven de, manayı seven de kendine göre birilerini her zaman her yerde buluyor. Ama hiçbir şeyi sevmeyenlerin kendileri …

Devamı

Hesap günü/ Seyit Mehmet Şen

Herkesin önündedir kendi yazdığı kitapHaydi, oku kitabını der ilahi hitap Benizler sararır dizler titrer can boğazdaO gün sadece veli kullar nazda niyazda Arasat’ta şah ile geda yan yana sıra beklerBeyinleri kavurur gibi yaklaşmıştır gökler Kişi sevdiğinden kaçar bucak bucakKorkular devşirilir o gün kucak kucak Buna söven şunu döven sevabını bitirirYetmeyince …

Devamı

Üzüntü ve endişeden kurtulabilirsin!

İbnü’l Kayyım -Allah kendisinden razı olsun- şöyle buyurdu: Üzüntü Kur’an-ı Kerim’de sadece nehiy olarak gelmiştir, Allah Teala’nın şu ayetindeki gibi: “Gevşemeyin ve üzülmeyin” (Ali İmran, 139) Veya olumsuz gelmiştir: “Onlar için korku yoktur onlar üzülmezler de…” (Ahkaf, 13) Bunun sırrı şudur: Üzüntü, şeytanın en sevdiği şeydir. Ademoğlunun yolunu yarım bırakması …

Devamı

Sufilere göre nefis terbiyesi…

Sûfîler tarafından nefs; “Kulun kötü huyları ve çirkin vasıfları, kötü his ve huyların mahalli olan latife” şeklinde tanımlanmıştır.[1] Tanımdan da anlaşılacağı üzere sûfîler, nefsi şerrin kaynağı, kötülüklerin temeli olarak kabul etmişlerdir.[2] Sûfîler, nefsi Allah’ın rızasına ulaşmak için aşılması veya frenlenmesi gereken unsurların başında görmüşlerdir. Onlara göre nefsin Hakk’ın rızasına uymayan …

Devamı

Konuşacak hâlim yok, susuyorum…

Bir zaman Gaziantep’e bir freze makinesi getirmiştim. Ayakkabı üretenler, ürettikleri ayakkabıları bize getirirler, biz bunların kenarlarını, topuklarını ve altlarını düzeltir, boyar tekrar veririz. Herkes getirdiği işin çok çabuk yapılmasını ister, biz de “şu saatte biter” diyerek sıraya koyardık. Sistem böyle çalışırdı. O zamanlar bir oğlum vardı, ismi Mahmut. 17 aylıktı. …

Devamı

Sami Efendi hazretlerini ziyaretim

Tahtakale’de Niğdeli Mustafa Efendi vardı, ay gibi güzel bir adamdı, nuraniydi… Gömleğin beyazı gibi bembeyazdı. Bir yerde arkadaşlara soruyordum; “Sami Efendi’yi nerde görebiliriz” diye… Bana Mustafa Efendi’yi tarif ettiler. Dedim ki; “Ben onu tanıyorum, ben ondan alüminyum alıyorum.” Sami Efendi onun defterlerini tutuyor geçimi sağlıyormuş, Bunun üzerine Mustafa Efendinin yanına …

Devamı

Konağın önündeki irfan dersi…

Yıllar geçmesine rağmen hala unutamadığım ve ibretle, şükürle andığım olay 70’li yılların sonlarında Aksaray’da gerçekleşti. Günlerden pazartesiydi. İlkokul 5. sınıfa gidiyorum. Sabah erkenden okula gitmek için hazırlandım. Evimiz Çerkez Mahallesi’nde Sözeri Sokakta bulunuyordu. Aksaray Cumhuriyet İlkokulu‘na gitmek için o zamanlar Park Pastanesi’nin bulunduğu sokaktan geçeceğim, yolda yürürken bir davul sesi …

Devamı

Çocuklar hep hayırlısını isteyin

Kerim ve ailesi sabah erkenden kalktı. Kerim annesi babası kardeşi hep birlikte anneannesini hastaneye götürecekti. Hemen hazırlandılar. Ve arabaya binip hastaneye doğru yola çıktılar. Kerim çok akıllı ve zeki bir çocuktu. Yol boyunca kitap okudu. Hastaneye vardılar. Annesi ve anneannesi hastaneye girdiler. Kerim biraz uyudu. Kerimin babası Salih Bey Kerimin …

Devamı