Zühd yani dünya ile aramıza mesafe koyma düşüncesi bizlere peygamberlerden kalan nebevi bir mirastır. Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem; “Dünya ile benim ne alakam var. Ben, bir ağaç altında gölgelenip sonra da orayı terk edip yoluna devam eden bir yolcu gibiyim.” (Tirmizi, Zühd 44; İbn Mace, Zühd 3) buyurarak bu konudaki …
DevamıHarekete ihtiyacımız var…
Varlık dünyasında büyüme istidadı gösteren her bir varlığın çekirdeğinde muazzam bir potansiyel vardır. Örneğin, bir nar tanesinin çekirdeğinde kocaman bir nar ağacı, bir dut tanesinin çekirdeğinde devasa bir dut ağacı, bir üzüm çekirdeğinde büyük bir asma ağacı olma potansiyeli mevcuttur. Bu örnekleri uzatmak mümkündür. Bu çekirdeklerde var olan potansiyeli açığa …
Devamıİnsanın basireti neden bağlanır?
“Akıl tutulması” kavramı, “Güneş tutulması” ve “Ay tutulması” olaylarından ilham alınarak inşa edilmiş bir kavramdır. Güneş tutulması olayında, dünya ile güneş arasına ay girdiği için bizler, güneşten gelen aydınlıktan, ışıktan mahrum kalırız. Güneş tutulunca, dünyamıza karanlık çöker. Aynı durum Ay tutulmasında da kendini gösterir. Bu kez, dünyamız Ay ile Güneş …
DevamıDamarlarımızda dolaşan tehlike…
Ara sıra bu konuda uyarılar yapmak sanki üzerime vacip olmuş gibi, yazmak zorundayım. Doğru bilinen yanlışlar çok çünkü. Lütfen dikkatlice okur musunuz… Zor zamandayız. Müslümanlar için imanı muhafaza etmek öyle zorlaştı ki. Hele aileyi ayakta tutmak çok daha zorlaştı. Hem görünen hem de görünmeyen bir çok düşman Müslümanın imanını, ailesini, …
Devamıİman insanı insan eder…
Öğretmen sınıfa girer. Öğrenciler ayağa kalkar. Öğretmen, büyük bir nezaketle “oturun!” der. Dersin konusu imanın değeridir. İmanın kişiliğin inşasındaki yerini onlara anlatmak ister. Tahtaya kocaman “1” rakamını yazar. “Bu, imandır. Hayatta, insanoğlunun sahip olabileceği en değerli şeydir. İman yoksa insan boş teneke gibidir. İman olmayınca diğer kazanım ve kabiliyetlerin hepsi …
DevamıFıkıh ve cihad olmadan tasavvuf olmaz
Tasavvuf İslam fıkhı ile mukayyettir. Nefsi terbiye etmek için İslam kurallarını aşan metotlar kullanmanın adı değildir tasavvuf… İslam fıkhının kabul etmediği hiçbir görüş, hiçbir düşünce, hiçbir uygulama her ne suretle olursa olsun tasavvuf büyükleri tarafından da kabul görmemiştir. İslam fıkhı ile kayıtlı olmayan söz ve eylemlerin, mutasavvıfların onayından geçmesi mümkün …
DevamıSözün dosdoğru olsun…
Öyle konuş ki sözün dosdoğru olsun. Kur’an’ın tabiriyle kavl-i sedîd olsun. Hakikatimiz, her şart altında Yaratıcımıza verilen ahde vefa ve istikamet üzere olmaktır. İnsanlarla, farklı toplumsal katmanlarla iletişime geçen bir mü’minin, sözünü de buna göre şekillendirmesi gerekmektedir. Cenab-ı Hak şöyle buyurur: “Ey iman edenler! Allah’a itaatsizlikten sakının ve doğru söz …
DevamıMümtaz bir genç olmak ister misin?
Türkiye’nin önde gelen yazar ve yayıncılarından Mehmed Şevket Eygi Bey ile gençliğin İslam ahlâkı ve Osmanlı kültürü ile ilişkisi üzerine bir mülâkat yaptık. Ayrıca hayatında iz bırakan bazı şahsiyetleri konuştuk. Mümtaz bir genç nasıl olur? Mümtaz bir genç olmak için öncelikle neler yapmak gerekir? Allah bize iki yol göstermiştir. Birincisi: …
DevamıRuhi sıkıntılara iyi gelecek öneriler…
Zihnimizin gelişmesi, canlı kalması faydalı meşguliyetlere bağlıdır. Okumak, yazmak, sanat eserleri ile meşgul olmak, zihin kapasitemizi yükseltecek vasıtalardır. Okuma yazma, dinleme terbiyesi kazanmamış kimseler vaktinden önce zihin tembelliğine ve zihin harabiyetine uğrarlar. Bugünkü tıbbin faydalı meşguliyeti, bir tedavi vasıtası olarak kullandığını bilmekteyiz. Bilhassa sürmenajlar ve türlü ruhi bozukluklarda meşguliyetle tedavinin …
DevamıTevazu ile giren eli boş dönmez…
Şeytanın en belirgin özelliği nedir? Tasavvufi düşünceye göre kibir nasıl yenilir? Tasavvufta tevazu ne kadar önemli? Hak ile kul arasındaki perde nedir? Birbirine tamamen zıt iki hal ve tavır: tevazu ve kibir…. Kibir şeytanın en bariz vasfı olduğu için, tasavvuf ehli kibirli insanları ıslah ve irşad etmenin çok zor olduğunu …
Devamı