Gönül Dünyamız

https://irfandunyamiz.com/seyda-abi-bambaskaydi/

Bu bölümde bam telinize dokunan gönül ikliminden yazılar bulacaksınız

Doktor Baybal Abi ne çok özledik seni…

Konya halkı tarafından genellikle “Doktor Abi” ya da “Baybal Abi” olarak bilinen Mehmet Hulusi Baybal, Kırım göçmeni bir ailenin üç çocuğundan biri olarak 1928 yılında Konya’da doğdu. Babası mütevazi bir devlet memuru, annesi ise elinden Kur’an-ı Kerim düşmeyen vefakar ve cefakar bir hanımdı. Küçük yaşından itibaren hep annesinin yardımcısı olmuş, …

Devamı

Vatana sevdalı bir seyyid: Darendeli Hulûsi Efendi

Kokusu, feyzi çağları aşan ilim ve hikmet pınarı Cafer-i Sadık Hazretlerinden bir hikmeti naklederek söze başlamak istiyorum. Bilindiği gibi Cafer-i Sadık Hazretleri -Allah ona rahmet eylesin- Peygamberimizin soyundan gelen seyyidlerdendir. Seyyidlere hürmet hususunda bir gün şöyle söylemiştir: “Salih kul Hazret-i Hızır’ın o iki yetim hakkında gözettiği hususu siz de bizim …

Devamı

Allah feyizlerini bol kılsın…

Konya’nın meşhur hafızlarından Hayra Hizmet Vakfı kurucusu merhum Hasan Hüseyin Varol hocamızın hatıralarını rahmete ve Fatihalara vesile olması niyeti ile yayınlamaya devam ediyoruz. Uzun yıllar Sami Efendi hazretlerine çok ciddi ve samimi hizmetler yapmış bir ağabeyimizdi. Zaman zaman Sami Efendimiz tarafından Anadolu’daki ihvana sohbet etmek üzere gönderiliyordu. Sami Efendimizden sonra …

Devamı

Mehmet Erkal hoca törenden sonra neden ağladı?

10 yıl olmuş Mehmet Erkal hocamız vefat edeli. Yıllar ne çabuk geçiyor. Kaç yıl geçse de iz bırakarak göçen insanlar hiç unutulmuyor. Ardından hep hayırla yadediliyor. Vefatının ardından aşağıdaki yazıyı kaleme almıştım Erkal hocamızla ilgili. Tam on sene sonra, vefatının sene-i devriyesinde paylaşıp analım istedim. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde öğrenci …

Devamı

Zavendikli Mustafa Hoca Rize’nin yıldızıydı…

İlmini taşıyanlar mı yoksa yaşayanlar mı topluma faydalı oldular? Tabii ki yaşayanlar halkın gönlünde yerlerini aldıkları gibi, umulur ki Hak katında da rızay-ı ilahiyyeye mazhar olanlardan olmuşlardır. Karadeniz’in incisi, güzel bir il olan Rize’de mütevazı bir hayat yaşayan ve “Zavendikli” ünvanlıyla anılan Mustafa Yıldız Hoca’yı 1991 yılında tanımıştım. Her anın …

Devamı

Harputîzâde Lütfi Efendi’yi neden astılar?

Bir açık hava müzesi konumundaki antik kent Harput’a 1980’li yılların başında müftüler semineri için gitmiştim. Eğitim merkezindeki iki haftalık kampımızda Türkiye’nin her yerinden gelen ilçe müftüleriyle kaynaşmış, özellikle medreseden yetişme hocalarla çok verimli ilmi mübahaselerde bulunmuştuk. O zamana kadar Harput’un bir ilim membaı olduğunu bilmiyordum. Sonraları Osmanlı’nın son, Cumhuriyetin ilk …

Devamı

Ali Küçük Hoca rahmetle anılır…

Konya Yüksek İslam Enstitüsü mezunu değerli ilim adamı Ali Küçük Hocamız 5 Kasım’da Hakk’ın rahmetine kavuştu. Hocamızı 6 Kasım 2017 tarihinde Pazartesi günü Sultan Selim Camii‘nde ikindi namazından sonra İlahiyat Fakültemizin emekli hocalarından Dr. Mehmet Bakırcı Hoca’nın kıldırdığı cenaze namazına müteakip üçler mezarlığında toprağa verdik. Yüce Rabbim gani gani rahmet …

Devamı

Kemal Temel gibi olmak isterdim…

Yüce Kitabımız, Allah dostlarından bahsettiği bir ayette: “Dikkat edin, Allah dostlarına korku yok ve onlar asla mahzun da olmazlar.” (Yunus Suresi, 62) buyurur. Yani Allah’a yakın olanlar, gelecekten dolayı kaygı, geçmişten dolayı keder duymayacaklardır. Allah’a dost olabilmek emek ister, fedakârlık ister, gayret ister. Bütün peygamberler, insanlığa istikâmet vermek, insanca, Müslümanca …

Devamı

Doğunun büyük bilgesi Ahmed-i Hani…

Doğunun büyük bilgesi Ahmed-i Hani, 1651 yılında Hakkâri Yüksekova’ya bağlı Han Köyü’nde doğdu. Bağdat, Şam, Halep ve İran medreselerinde tahsil gördükten sonra bir müddet Cizre’de kaldı. Mem û Zîn adlı eserini de bu dönemde Kürtçe olarak kaleme aldı. Eserin başında bildirildiğine göre eseri 1695 tarihinde kırk dört yaşındayken tamamlamıştır. Eser, …

Devamı

Yavuz Bülent Bakiler ve bir Sivas hatırası…

Yıl 1979… Konya Merkez İmam-Hatip Lisesi’nde öğrenciyim. Gençliğimin en saf, en heyecanlı yılları… Edebiyata içten bir meylim var; kelimelerin büyüsüne kapılmışım. İmkânlarım elverdiğince, Pakdil’in Edebiyat’ını, Karakoç’un Diriliş’ini, Kabaklı’nın Türk Edebiyatı’nı, Çınarlı’nın Hisar’ını bulur bulmaz okurum. Yaz tatillerinde ise köyüme dönerim; çocukluğumun toprağına, rüzgârına, kokusuna… O zamanlar elimde bir transistörlü radyom …

Devamı