Geylani Akan

Geylani Akan’ın Bütün Yazıları

Vakit varken düşün istersen…

Çok yakından tanıdığım bir insandı, zaman zaman görüşürdük. Elinde ilaç götüren insanlara kızardı; “Ne bu yahu insanlar poşet poşet ilaç içiyorlar” derdi. Kendisi güçlü, boylu posluydu. Bir kusuru vardı, sigarası elinden düşmezdi. Bir ara bazı sıkıntılar çekti sonra hastanelere gitmeye başladı. Ufak tefek hastalıklar derken sonra hastanelerin abonesi oldu. Bir …

Devamı

Hacca giden kardeşlerim…

Allah’ın misafiri olma şerefine layık olan güzel kardeşlerim. Malumunuz bu görev her zaman olmuyor, belli şartları tamamladıktan sonra genellikle ömürde bir defa nasip oluyor. Kardeşlerim çok dikkatli olmak lazım, her şeyden önce niyetimiz çok muhlis olmalı, kendimize çeki düzen vermeliyiz, nereye niçin gidiyoruz ona göre kalbimizi ve ruhumuzu ayarlamalıyız. Medine-i …

Devamı

Saçını kesecekler diye ağlayan çocuk…

İnsanlar farklı farklıdır. Bazı insanlar kendilerine yapılan kötülükleri unutmazlar, bazı insanlar da iyilikleri unutmazlar. Unutmamak insanın hayatını değiştiriyor. Kötülükleri unutmayan bir insan hayat karşısında iyi niyetli tavrını devam ettiremiyor, hayatı hep kötülükler yumağı gibi görüyor. İyilikleri unutmayan insan da vefalı, kadirşinas bir insan oluyor. Müslüman kişinin özelliği şahsına yapılan kötülükleri …

Devamı

Kafayı çalıştır, fırsatı kaçırma…

Birinin eline üç beş kuruş para geçiyor, adamın yürüyüşü değişiyor. Boynunu sağa sola bükerek; “Şöyle yatırım yaptım, böyle kafamı çalıştırdım” diye anlatıp duruyor. Asıl mülkün sahibini hiç işin içine katmıyor. “Bana bu serveti Allah nasip etti” demiyor. Diğeri; “Çocuğumu okuttum, evlendirdim, ona daire aldım” diyerek başarıyı nefsine malediyor. Bir diğeri …

Devamı

İyi ki de treni kaçırmışım…

Allah nasip etti 2025 yılının Ramazanın ilk haftasında Almanya’nın Hannover bölgesinde olduk. Gurbeti vatan edinmiş kardeşlerimiz ile çok güzel zaman geçirdik. Buralarda bambaşka bir bereket var. En çok hoşuma giden şey de camilerin gençlik ile dolu olmasıydı. İnanın bazı yerlerde teravi namazında cemaatin yarıdan fazlası genç yavrularımızdan oluşuyordu. Görevli kardeşlerimize; …

Devamı

Merkez bankasını verseler değer mi?

Bu güzel hikaye bize fani dünyada paylarına yalnızlık düşen iki güzel varlığın dostluğunu anlatıyor. Bize gerçek dostluğu öğretiyor. Ne dersiniz? Biz de bu küçük kuş gibi dostlarımıza böyle gönülden bağlı kalabilir miyiz? Veya onlara böylesine kıymet verebilir miyiz? Allah cümlemize gerçek dostlukları yaşamayı ve idrak edebilmeyi nasip eylesin. Besim Hoca'ya da rahmet olsun. 

Devamı

Deli değil belki dertli…

Polisliğimizin ilk yıllarında bir müddet Bakan koruması olarak görev yaptık. Bir ara Bakan beyle Gaziantep’e gitmiştik, programlar sonrası Bakan bey uçak ile Ankara’ya döndü. Vali bey şoför arkadaşla bana; “Bugün vakit geç oldu, hemen yola çıkmayın, bu gece misafirim olun, istirahatinizi yapın sabahleyin kalkar gidersiniz” dedi. Şoför arkadaş; “İlla da …

Devamı

Et tırnaktan ayrılır mı?

Mazlum kelimesi çok hassas bir kelime, bu kelime üzerinde çok konuşulmalı, çok düşünülmeli. Bazen aileler bilmeyerek mazlum konumuna veya zalim konumuna düşebiliyor. Anne baba ve çocuklar arasında, kardeşler arasında ya da dede nine ile torunlar arasında mazlum konumuna düşen nice insanlar var. Kimi zaman miras yüzünden, kimi zaman çeşitli adaletsizlikler …

Devamı

Ekmeğin hatırı…

1940’lı yıllarda insanlar o kadar yoksulluk çekmişler ki bir ekmeğe muhtaç olmuşlar. Tanıdığımız bir amca şöyle bir hatırasını anlatmıştı: Evimizde ekmek yoktu. Annem bana takriben yarım teneke arpa verdi; “Oğlum paramız yok, bunu götür fırıncıdan bir ekmek al getir” dedi. Fırıncıya gittim; “Bu arpayı alıp bana bir ekmek verir misiniz?” …

Devamı