Geylani Akan

Geylani Akan’ın Bütün Yazıları

Sekiz yıl sonra bir duvara yaslanmış…

Kar yağdı… Çocuklar çok sevindiler. İstanbul’un sokaklarında bütün çocuklar anneleriyle, yakınlarıyla kartopu oynuyorlar. Çocuklar sıkılmıştı, biz de sevindik bir nefes almalarına, mutlu olmalarına… Evlerimizdeki sıcak odalarımızda ailelerinizle güzel bir ortamda yaşarken, isterseniz bir de etrafımızdaki Müslümanların haline bakalım. Şu anda Yemen’de çocuklar ne haldeler? Bizim çocukların başına kar yağmasın diye …

Devamı

Gençlerin kafasındaki sorular…

Mahalle camisinin şadırvanında abdest alırken bir grup gencin konuşmalarına şahit oldum. Konuştukları şeyler çok tuhafıma gitmişti. Af edersiniz yaptıkları sohbet, köpek sohbeti idi. Köpek çeşitlerini sayıyorlar, bu çeşitlerin meziyetlerini birbirlerine anlatıyorlardı. Abdest aldıktan sonra yanlarına giderek onlarla tanışmak istediğimi söyledim. Memnun oldular. Kimisi üniversite öğrencisiymiş, kimisi de fabrikada işçi olarak …

Devamı

Yaratandan ücret alanların sohbeti…

İnsanı tanı kıymetini bil… İnsanı oku, kâinatı anla… İnsana hizmet et, değerin artsın. İnsan ne harika bir varlık ki, bütün kâinat insan için yaratılmış, tabi insan da Rabbi için… Yaratan, her insanın içine vicdan diye bir ayar saati koymuş. Vicdanının sesine kulak vermeyenler, aynen ayarı bozuk araç gibidir. Yaratan, insanı …

Devamı

Genç ve dinç kalmanın sırrı

80 yaşındaki delikanlı… Elinde kamerası hoşuna giden manzaraları kayıt yapan, etrafına gülücükler saçan cevval bir insan gördüm. Hareketleri hoşuma gitti tanışmak istedim. İsminin reklam edilmesini istemediği için yazmıyorum. Küçük yaşta babası ile spor yapmaya başlamış. Geylani Akan Hayatı boyunca üç şeye çok dikkat etmiş. 1- Sabah namazından sonra en az …

Devamı

Sofralarda misafir, gönüllerde muhabbet…

Nerede o eski güzellikler? Eskiden insanların gönülleri muhabbetle, sofraları misafirle, arzuları hizmetle doluydu. Bizim küçüklüğümüzde evler iki odalı, çok küçük ve geneli de ahşap olurdu. Çatı diye bir şey yoktu, yağmur yağınca genelde evlerin içine sular damlardı. Oturduğumuz evlerde su bulunmazdı; anne-babalar köyün cümle çeşmesinden getirirlerdi. Tenekeye musluk takıp onu …

Devamı

Bu fırsatı kaçırmayın!

Yaşadığımız hayatta insanlar içerisinde her kime bakarsanız bakın o insanda iki şeyi, yani makam sahibi olmayı ve ebedi yaşama arzusunu görürsünüz. Dünyanın geçici olduğunu fakat ebedi hayat olan ahiret için ne lazımsa bu kısa ömürde yapıldığını anlayarak kendilerini tanıyanlar ve ellerinde olanların emanet olduğunu bilenler, içlerindeki bu duyguları bastırarak yaşamaya …

Devamı

On çocuklu annenin anlattıkları…

İkindi vaktinden sonra gün artık yavaş yavaş kararmaya başlayınca gönlüme bir hüzün çökmeye başlar. “Günün sonuna geldik” galiba derken, ömrümün sonu aklıma gelir. Zamanın kıymeti gözümde birden bire artmaya başlar. Günler, saatler, dakikalar derken saniyeleri bile boşa harcayınca insanın içini bir üzüntü kaplamaya başlar. “Ne yapsam, nasıl etsem de zamanımı …

Devamı

Kulağıma öyle bir şey dedi ki…

Ankara İbn-i Sina Hastanesi’nde günlerce hasta olarak yatan bir amcayı ziyaret etmiştim. Allah kimseyi yataklara düşürmesin! Amcanın bütün organları vardı; ama bu organlar görev yapamaz bir haldeydi. Onu sağa sola bile birileri çeviriyor, doğrulmak istediği zaman başkalarının yardımıyla doğruluyor, yürümek istediği zaman da birilerinin kollarına girmesiyle yürüyebiliyordu. Hizmetini yapan kişiler …

Devamı