Çocukken dedelerimiz ve ninelerimiz bize bazı hikâyeler anlatırlardı. Çok güzel ve tesirli mesajları olurdu bu hikâyelerin… Kimisinde hikâyenin kahramanı aslan, tilki, horoz falan olurdu, kimisinde de Behlül Dânâ, Bayezid-i Bistami gibi tasavvufî şahsiyetler… Bu anlattıkları hikâyelerin kaynağını ne biz bilirdik ne de büyüklerimiz… Belki de onlar da kendi büyüklerinden işitmişlerdi. …
DevamıZemzem suyu ile hayatı değişti…
zemzem suyu mucizesi
DevamıHadislerle Ehl-i Kitap gerçeği…
Resûlullah sallellahu aleyhi ve sellem, Yahudi ve Hristiyanlara nasıl bakıyordu? İtikaden onları nereye koymaktaydı? İlimlerine güveniyor muydu? Siyasal ilişkileri nasıldı? Kitap ehlinin uhrevi durumlarıyla ilgili hadislerde neler vardır? Bu soruların cevaplarını Resûlullah’ın hadislerinde arayacağız. Konuyla ilgili onlarca rivayet olmasına rağmen sadece bir iki rivayet bulup onlar üzerinden kitap ehli güzellemesi …
DevamıNedim Urhan hocadan bir hatıra…
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun bir arkadaştan dinlediğim hatıra şöyle: Arkadaşım fakültede öğrenciyken ara sıra maddi sıkıntılar çekiyormuş. Bir gün eski fakülte camisinde kıldığı cuma namazının ardından, ellerini semaya, gönlünü Cenabı Hakk’a açarak; “Ya Rabbi, halimi biliyorsun. Zordayım, zor durumdayım. Cebimde tek bir öğle yemeği fişi almaya, fakülteden çıkıp yurda …
DevamıHüdayi hazretlerinin bereketli hayatı
Celvetiye tarikatının piri olarak bilinen Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri yaklaşık olarak 1541 tarihinde Şerfelikoçhisar’da doğmuştur. Babası Fadlullah bin Mahmud’tur. Asıl adı Mahmud olup “Hüdayi” ismi kendisine şeyhi Muhammed Üftade Hazretleri tarafından verilmiştir. (Bkz. Yılmaz, Hasan Kamil, Aziz Mahmud Hüdayi, İstanbul, 1990, s. 37, 40) Soyunun Cüneyd-i Bağdadi Hazretlerine onun vasıtası …
DevamıBir selamın yeter hocam!
Bir selam bazen bütün buzları eritir. Bütün pürüzleri yok eder. Selam dostluğun parolasıdır. Dostluklar selamla demlenir.
DevamıKaynarca günlerim…
Yüksek İslam Enstitüsü’ne kaydımızı yaptırmıştık ve Kaynarca’da babamla birlikte köylümüz Hacı Ahmet Ok Abi’nin evinde misafir kalıyorduk. Rahmetli Ahmet Ağabey’in mangal gibi yüreği, korkusuz, gözünü budaktan sakınmayan bir karakteri vardı. Aynı zamanda da merhametli, çok müthiş hayırsever, bir gariban ya da mazlum gördüğünde içlenip, duygulanıp, ağlayacak kadar da gönlü yumuşak …
DevamıDualarınıza dikkat edin!
Sevdiğim iki arkadaşla bir çay ocağının önünde otururken, tesettürlü bir kardeşimiz geldi, nazikçe bizim oturduğumuz yerden kalkmamızı istedi. Dükkânları karşıdaymış, bizim orada oturmamız dükkânlarına zarar veriyormuş. Hüsn-ü zan etmek ne kadar güzel şey ki hiçbir zaman böyle düşündüğümde zararım olduğunu görmedim. Ben; “Kalkalım,” dedim. Genç bir kardeşimiz biraz kızgın bir …
DevamıSelam hidayete tabi olanadır…
Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem, kitap ehlini itikadî anlamda sapkın kimseler olarak görmüştür. İnanç bağlamında onlara asla sempati duymamıştır. Bundan dolayı kitap ehline karşı selam vererek söze başlamayı nehyetmiştir: “Yahudi ve Hristiyanlara ilk defa selamı veren siz olmayın…”[1] Çünkü selam, insanın sağlığına, ömrüne, kazancına, bela ve musibetlerden korunmasına yapılan …
DevamıMevlana’dan gençlere öğütler…
Bütün sufiler gibi Mevlana Celaleddin-i Rûmî de toplumun büyük bir kesimini oluşturan gençlere öğütler vermiştir. Onlara şehvet gibi bedene ait arzu ve isteklere karşı sabırlı olmak gerektiğini hatırlatmış ve şöyle demiştir: “Köpek postuna bürünmüş, yani görünüşte hor ve hakir, adı sanı olmayan nice kişiler vardır ki, perde arkasında, Ashâb-ı Kehf’in köpeğine …
Devamı