Kendime bir vakit ayırarak TCG Anadolu’yu görmek istedim. Topkapı Sarayı’nın tam karşısına Sarayburnu’na demirlemiş olan TCG’yi görmek için metrelerce kuyruk oluşmuş, insanlar sabah saatlerinden beri kuyrukta bekleyerek TCG’yi canlı olarak görme çabasında. Bazılarına sordum kaç saattir kuyrukta bekliyorsunuz? Cevap manidar. Üç saatten beri bekliyorum. Daha yarı olmadı. Ama görmeden gitmeyeceğim. …
DevamıAylık Arşiv: Mayıs 2023
Whatsapp yazışması adabı…
Whatsapp ve benzeri uygulamalar hayatımızda belli yeri işgal ediyor. Günümüzde en çok whatsapp mesajlaşmaları tercih ediliyor. Bundan dolayı; “Whatsappta mesaj göndermeyle ilgili edepler neler olabilir?” sorusuna cevap aramaya çalışalım. Telefonlar, whatsapp ve diğer uygulamalar bu kadar hayatımızın içindeyken, bunlara dair edepleri bilmeyişimiz uygun olmaz. Mesajlaşmalarda şu edeplere dikkat edilmelidir. İnsanlara …
DevamıGönül zengini Yörük Köylü Ahmet amca
Ahmet Amca ile olan hikayemiz bir soba macerası ile başlamıştı. 2013 yılında Tekirdağ Malkara Yörük Köyü‘ne kadrolu imam hatip olarak atanmıştım. Ocak ayının en soğuk günlerinde köye yerleşmiştik. 15 milyon nüfuslu İstanbul‘dan 300 kişilik köye vardığımızda birçok zorlukla karşılaşmıştık. O günlerde Ahmet Amcam hep yanımızda oldu. Onun ve vefakar hanımı …
DevamıMısırlı judocudan şık hareket…
Dünyamız barbarlığın, saldırganlığın, arsızlığın, zulmün ve kan içiciliğin neşvü-neme bulduğu bir dönemi yaşıyor. Bu durum, yeryüzünde merhametin askıya alındığı, güvenin, yârenliğin, dostluğun, insan kardeşliğinin unutulduğunu gösteriyor. Zira merhamet ve zulüm, paradoksaldır. Biri diğerinin antitezidir. Merhamet, varlık dünyasında tüm canlılar için yeryüzünü emin kılmaktır. Zulüm, kendisinden saymadığı varlıkları imha ederken; merhamet, …
DevamıBesmeleli eğitim…
Ey eğitimini sonsuz âlemle birleştirmeyen anlayış; bunca insanın sonuca varamadan, kaynayan denize dökülmesinin hesabını nasıl ödeyeceksin? “Muallim / öğretmen kime denir?” “Sınıfa abdestsiz girmeyen ve derse Besmele ile başlayan insana muallim/ öğretmen denir!” Bu girişim bazı okuyucularıma tuhaf gelebilir; çünkü bugünkü eğitim sisteminin böyle bir tutumu, böyle bir derdi olmadığından, …
DevamıPeşin hükümlü olmamalı insan…
1976 ya da 1977 yılıydı… Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi‘nde yatmakta olan bir dostumu ziyarete gitmiştim. Ziyaretimi tamamladım ve Batman’a dönmek üzere, Diyarbakır- Kurtalan arasında çalışmakta olan ara trene binmek üzere tren garına geldim. Henüz erkendi ancak yer bulmakta bazen zorluk çekildiği için, yerimi garantilemek üzere uygun bir kompartıman arayışına …
DevamıMahmud Efendi’nin anne babalardan ricası!
Son devrin İslam alimlerinden Mahmud Ustaosmanoğlu Efendi’nin; “Bir tek nefesiniz kalsa okuyun derim” diyerek anne babalara okumalarını tavsiye ettiği yazıdır: Sonsuz zenginlik istemez misiniz? Anneciğim ve babacığım bana dinimi öğretin, amel defteriniz kapanmasın. Küfür yakışmaz benim ağzıma, Kur’an gerekir bu günahsız masuma. Ben size Allah celle celaluh’ün büyük bir nimetiyim. …
DevamıMedine’deki ağlayan kız…
Tatlı bir Medine akşamında Mescid-i Nebevi’den otele gelirken çok sevdiğim bir Hocaefendi ile karşılaştım. Gözleri dolu dolu olmuş, elindeki mendil ile gözyaşlarını siliyordu. “Hayırdır hocam ne oldu, niye ağlıyorsun?” diye sordum. “Sorma kardeş” dedi ve şunları anlattı: “Yıllarca medreselerde okudum, okuttum; fakat Almanya’da çocuk yetiştiren annenin verdiği şuuru talebelerime veremedim. …
DevamıAnlattıkları ilgimi çekti…
Genç bir kardeşimize bir gün; “Niçin camiye gelmiyorsun?” diye sorduğumda; “Hocam camiye gelince bazı büyüklerimiz bize tuhaf tuhaf bakıyorlar. Niye şöyle oturdun, niye konuştun, niye şöyle ettin, niye böyle ettin diye bizi azarlıyorlar” demişti. Her şeyin bir söyleme usulü var değerli kardeşlerim. Camiye ara sıra gelen bir gence; “Sen camiye …
DevamıO günü hiç unutamam…
Yıllar önce polis arkadaşım Hüseyin Sarı ile bir ziyaretten geliyorduk. Yol güzergahında el kaldıran bir vatandaşı arabamıza aldık. Yol boyunca hoş sohbetler ettik. Adamın köyü ana asfalta 5 km kalmış iken adam arabadan inmek istedi. Kabul etmedik, köyüne kadar götürdük. Bizi evine davet etti. Kapısının önüne kadar gidip de eve …
Devamı