1999’da Sarıyer MGV Başkanlığı yapıyordum. Şehit genel başkanımız Adnan Demirtürk İstanbul’da bazı ilçe merkezlerini ziyaret ediyordu. Ziyaret programında biz de vardık. Bize yatsı namazı gibi gelebilecekti. Ama programlar uzadı gece 24:00 sularında gelebildi. İlçe merkezimizi yenilemiştik. O günün şartlarına göre kendi imkanlarımızla çok kaliteli malzeme ile karşılıklı iki daireyi oldukça …
DevamıHafız Mehmet Köseoğlu televizyona çıkmak istememiş
Yarım asrı çoktan geçen ömrümde, gerek yurt içinde gerekse yurt dışında beni seyyah eden, diyar diyar gezdiren Rabbime hamdolsun. Gezdiklerimi, gördüklerimi yazmaya kalksam bitiremem. Sadece küçük bir kısmını anlatıyorum size. Dünyada çok güzel insanlar gördüm. Allah için malını infak eden… Yardım verdiği kişilerin ağacının altında bile oturmayan… İlmi ile amel …
DevamıMetin Balkanlıoğlu hoca dininin adamıydı
Kuran’a ve Sünnet’e adanmış bir hayatı yaşadı. Örnekti, öncü idi, önden gitti. Gönüllerde sevgi tahtını kurdu. Her daim mütebessimdi. Sımcıcak sarıp sarmalardı. İçimizden birisi idi. Dosttu, yarendi, yoldaştı, arkadaştı, kardeşti, babacandı, çilekeşti, sıkıntı çekmiş ama kimseye sıkıntı vermemişti, verendi, alan değildi. Kabına sığmazdı, kürsülerin kahramanı olduğu gibi, gönüllerin de kahramanı …
DevamıÜstad Said Nursi’nin vefatı ve son anları
Bediüzzaman Said Nursi Urfa’da vefat edeceğini biliyor muydu? Kabrinin bilinmeyeceğini söylemiş miydi? Vefatıyla ilgili diğer kerametleri nelerdi? Talebeleri ve doktor vefat ettiğini neden anlayamamıştı? Münzevi Mehmet Efendi onu görünce ne demişti? Cenazesini kimler yıkamıştı? Cenaze namazını kim kıldırmıştı? Cenaze esnasında neler yapıldı, neler konuşuldu? Bu soruların cevaplarını Üstad'ın talebesi merhum Abdullah Yeğin Abi cevaplıyor:
DevamıKonyalı Fahri Kulu efendi kimdir?
1296/1880’de Konya’nın Hadim kazasına bağlı Pirloganda (Taşkent)’te doğan Fahreddin Kulu Efendi, “Usta Hasanlar” sülalesindendir. Fahri Efendi’nin nesebi kaynaklarda “Fahreddin bin Mehmet bin Hasan bin Ali el-Hadimi” olarak geçmektedir. Babası, âlim bir zat olan Mehmet Efendi İstanbul’da bir müddet eğitim görmüş ve tahsil sonrası memleketine dönerek eğitim öğretim ve irşad faaliyetlerinde …
DevamıBir akıncı beyi Nevzat Arabacı
1947 yılında Sivas‘ın Divriği ilçesinde fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. İlkokulu ve ortaokulu ilçede okudu. İstanbul Ortaköy Kabataş Erkek Lisesi‘nde başladığı lise öğrenimine yatılı olarak Erzurum Lisesi‘nde devam etti. Erzurum Lisesi’ndeyken bir gün sabah mütalaasına sabah namazını kılarak geç geldiği gerekçesiyle müdür baş muavininin odasında 3- 5 öğretmen …
DevamıMaraşlı Hafız İsmet Karaokur Hocaefendi
İsmet Karaokur Hocamı Maraş Ulu Cami‘de imamlık yaptığı yıllarda tanımıştım. Tebessüm eden temiz bir yüz, sürme çekilmiş gibi koyu siyah kirpikler simasına ayrı bir güzellik verirdi. Kendine has Kur’an okuma tarzı vardı. Sesini yükseltmez. Sade ve sessiz, teganni yapmadan, hüzünlü bir sesle okurdu. Kur’an okunurken; usul ve makamından, okuyanın İsmet …
DevamıYahyalılı İpek hoca…
İçim içime sığmıyor; sizlere Yahyalılı İpek Hoca’dan bahsedeceğim için. Bunun heyecanı içerisindeyim. Şayet Allah’ın lütfu olmasaydı fakir gibi bir günahkârın, böylesi pak bir zattan bahsetmesi uygun olmazdı. Lakin bu iş gönlümüze düştü de kalemimiz de bundan cesaret aldı.
DevamıGönlümün Minyeli Abdullah’ı idi
Gönlümün Minyeli Abdullah’ı idi. Sanırım köyümde okumuş olduğum ilk kitap buydu. Muhtemelen okuduğum ilk romandı da aynı zamanda. O sırada nasıl bir duygulanım içine girdiğimi anlatabilmem pek mümkün değil. O kadar derin, o kadar sarsıcı… Sonra yolum gurbete düştü. Ortaokul yılları. Sene 1980’ler… İstanbul Ümraniye’de kaldığım öğrenci evinin müdavimlerinden yazar Nurettin …
DevamıErbakan hocanın manevi bağlantıları
Necmettin Erbakan, 1943 yılında İstanbul Erkek Lisesi’ni birincilikle bitirdikten sonra Yüksek Mühendislik Okulu’na kaydolur. Okulun adı 1944 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) olur. İTÜ’de okuyan inançlı gençler, Beyazıt Camii‘nde ve dergâhlarda yapılan sohbetlere katılıyorlardı. Necmettin Erbakan, babasının sağlığında onunla dergâhlara gitme alışkanlığı kazandığı için severek gidiyordu. Beyazıt Camii’nde yaşlıca, mütebessim …
Devamı