Doğunun büyük bilgesi Ahmed-i Hani, 1651 yılında Hakkâri Yüksekova’ya bağlı Han Köyü’nde doğdu. Bağdat, Şam, Halep ve İran medreselerinde tahsil gördükten sonra bir müddet Cizre’de kaldı. Mem û Zîn adlı eserini de bu dönemde Kürtçe olarak kaleme aldı. Eserin başında bildirildiğine göre eseri 1695 tarihinde kırk dört yaşındayken tamamlamıştır. Eser, …
DevamıAli Ulvi Kurucu’nun hafızlık yılları
Ali Ulvi Kurucu 3 Mart 1922 yılında babasının imamlık yaptığı Konya’nın Sakyatan Köyü’nde doğdu. Babası İbrahim Efendi annesi Sare hanımdır. Konya’nın meşhur âlimlerinden Hacı Veyis Efendi’nin torunu, Hacıveyiszade Mustafa Efendi’nin ise yeğenidir. Bir buçuk yaşındayken annesi vefat eder. Babası teyzesi ile evlenir ve teyzesi ona öz annesi gibi bakar. 18 …
DevamıTalebeyi evladı gibi gören Kurra Hafız Ali Şahin Hoca
Pazartesi günü Üsküdar Müftülüğü’nde fetva nöbeti tutarken cep telefonuma gelen şu mesaj ile adeta yıkıldım: “Ali Şahin Hocamızın vefat ettiği söyleniyor…” Hemen Daru’l Kurra Vakfı‘nda hocalık yapan Kurra Hafız Abdullah Yılmaz Ağabey’i aradım. Ağlamaktan konuşamıyordu, sadece bir cümle söyleyebildi. “Köydeyken kalp krizi geçirmiş” dedi ve ağlamaya devam etti. “İnnâ lillahi …
DevamıAhmet Yaşar hocaefendinin unutulmaz mülakatı
Ömrü ilim ve irfanla, va’z ü nasihatla geçmiş bir hocaefendiye, kendisini, kendi hayat hikâyesini, ilmî faaliyetlerini, hizmetlerini anlattırmakta biraz müşkilât çekeceğimi düşünmemiş değildim doğrusu. Ahmet Yaşar Hoca’yla ilk kez tanışıyor olmamın heyecanı bir tarafa, üzerimdeki çekingenlik ve ürkeklik asıl buradan kaynaklanıyor olmalıydı… Hocaefendi’nin; “Evet, hangi meseleleri konuşacağız?” demesiyle endişemin bir …
DevamıMehmet Lütfi Abi deyince…
Uyanın rüyaları gerçekleştirme vaktidir! Akasya ve iğde ağaçlarının yanından geçerken, onların o güzel rayihalarını fark edince; Kur’an okuyan mü’minin tat ve kokusu güzel bir meyveye benzetildiği hadis-i şerifi hatırlarım. O an manevi kokusu güzel olan insanların hasreti tüter gönlümde… Çevresine huzur veren, yüzüne bakınca Allah’ı ve ahireti hatırlatan, yanında havanın, …
DevamıÖmer Karaoğlu bu ateşin koru oldu…
“Cami avlusuna bırakılmadım ama orada büyüdüm denebilir” diyor kendisini tanımlarken bir kasetinin kapağında. Bu tarifini okuduğum zaman ben de henüz cami avlusundaki sürecimi bitirmemiştim ve bunu bir latife mesabesinde idrak edip, gülerek es geçmiştim. Ama o potadan çıktıktan sonra sözün mana-i asliyesini dünya hayatının kesretleriyle çarpışırken yavaş yavaş anlamaya başladım. …
DevamıHacı Gedikli Ağabey gönüller imar etti
Hacı Gedikli Ağabey Sami Efendi Vakfı merkezli irşad faaliyetlerini 30 yılın üzerinde devam ettirdi. Gönüller imar etti, kalpler fethetti. Çok sayıda dernek ve vakfın kuruluşunda öncülük etti. Albaylık rütbesiyle askeriyeden emekli olan Hacı Gedikli Ağabey, askerlik görevi boyunca da pek çok başarılı çalışmalara imza atarak Ankara’nın Hacı ağabeysi, Hacı babası, …
DevamıŞükrü Bağrıaçık hoca 59 yıl başhafızlık yaptı
Hafız Şükrü Bağrıaçık 1933’de Konya Meram Ağrıs (Sağlık) Köyü’nde sekiz kardeşin dördüncüsü olarak dünyaya gelir. 6-7 yaşlarında köyde Kur’an eğitimine başlar. Babası Mustafa Bağrıaçık; “Sen hafız olacaksın” dediği için ilkokula göndermez. Ancak yasal zorunluluktan dolayı iki sene köydeki eğitmenden dersler alır. İlkokul diplomasını daha sonraki yıllarda dışarıdan imtihana girerek alacaktır. …
DevamıSeyda Hüseyin Elçi her gün o mezara giderdi
1921’de Siirt’in Binerve Köyü’nde yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelir. Önce kendi köyünde günün zor şartlarında, baskı altında okumaya çalışır. Sonra Bitlis taraflarına tâ Patnos’a kadar, Erciş’e kadar zor şartlarda dağları aşarak, tahminen 250 km’lik yolu çoğunlukla yayan yürüyerek gidip okumuşlardır.
DevamıEmin Acar Abi siz misiniz?
Bir gün ziyaret için gittim Hacı Bayram türbesine... Sakın gri paltolu bir amca geliyordu ona; "Bu camiye yakın bir yerde Emin Acar Abi varmış onu tanıyor musunuz?" dedim.
Devamı