Etiket Arşivi: çocuk şiirleri

 Beni candan usandırdı/ Fuzûlî

Beni cândan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mıFelekler yandı âhımdan murâdım şem‘i yanmaz mı Kamu bîmârına cânân devâ-yı derd eder ihsânNiçin kılmaz bana dermân beni bîmâr sanmaz mı Gamım pinhân tutardım ben dediler yâre kıl rûşenDesem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı Şeb-i hicrân yanar cânım döker kan çeşm-i giryânımUyarır …

Devamı

Akraba ziyareti ile ilgili çocuk hikayesi

Ali solonda oturup telefonuyla oyun oynuyordu. Annesi yanına geldi ve “Oğlum hadi kalk hazırlan, anneannenle dedeni görmeye gideceğiz dedi. Ali; “Ben gitmek istemiyorum, hem durduk yere niye gidelim ki?” dedi. Annesi; “Durduk yere değil ki oğlum. Biz sıla-i rahim yapacağız” dedi. Ali sordu: “Sıla-i rahim ne demek anne? Annesi; “Oğlum …

Devamı

Emanetle ilgili çocuk hikayesi

Ali bugün çok neşeli ve hareketli idi. Sabah kalkınca herkese selam verdi ve güler yüz gösterdi. En sevdiği arkadaşı Recep ile birlikte okula gidip sınıfa girdiler. Öğretmenleri geldi ve dersi anlatmaya başladı. Derste emanetin ne kadar önemli olduğunu ve emanete iyi sahip çıkılması gerekildiğini anlattı öğretmenleri. Ders bitti sınıftan çıktılar. …

Devamı

Ey sevgili/ Sezai Karakoç

Senin kalbinden sürgün oldum ilkin.Bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği.Bütün törenlerin, şölenlerin, ayinlerin, yortuların dışında,Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim.Af dilemeye geldim affa layık olmasam da.Uzatma dünya sürgünümü benim. Güneşi bahardan koparıp,Bir tuz bulutu gibi,Savuran yüreğime…Ah uzatma dünya sürgünümü benim.Nice yorulduğum ayakkabılarımdan değil,Ayaklarımdan belli. Lambalar eğri,Aynalar akrep meleği,Zaman çarpılmış …

Devamı

Buldum/ Erdem Beyazıt

Bir an kayboldun gibi. Yaşadım kıyametiYoruldun ama buldun ey kalbim emaneti Yeniden su yürüdü dalıma yaprağımaBir bakışın can verdi kurumuş toprağıma Çiçeğe durdu kalbim içtim parmaklarındanGöz çeşmem suya erdi sevda kaynaklarından Bir aydınlık denizin sonsuz derinliğindeYüzüyorum gözünün yeşil serinliğinde Bir ışık bir kelebek biraz çiçek biraz kuşYeni bir ülke yüzün …

Devamı

Necid Çöllerinden Medine’ye

Yâ Nebi…Şu halime bakNasıl ki bağrı yanar gün kızınca sahranın,Benim de ruhumu yaktıkça yaktı hicranın.Hârimi Pâkine can atmak istedim durdum,Gerildi karşıma yıllarca ailem yurdum.Tahammül et dediler, hangi bir zamana kadar,Ne bitmez olsa tahammül, onun da bir sonu var.Gözümde tüttü bu andıkça yandığım toprak,Önümde durmadı artık ne hanuman ne ocak.Yıkıldı hepsi, …

Devamı

Telefonla oynayan çocuk hikayesi

Ali bir sabah kahvaltıdan sonra oturma odasına gidip hemen telefonununa bakmaya başladı. Telefonunda oyunlar oynayıp videolar izliyordu. Hiç başından kalkmamış, bütün gün telefona bakmıştı. Annesi bu duruma çok üzülüyordu. O gün dışarıda oynamak için arkadaşları onu çağırdı. Ali; “Siz gidin ben gelmeyeceğim” dedi ve oyununa devam etti. Annesi ona neden …

Devamı

Kaldırımlar\ Necip Fazıl Kısakürek

I Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.Yolumun karanlığa saplanan noktasında,Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum. Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;Biri benim, biri de serseri kaldırımlar. İçimde damla damla bir korku birikiyor;Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler…Üstüme camlarını, hep …

Devamı

Çocuklar için hayvan sevgisi hikayesi

Ali bir sabah “Hadi yavrum besmeleni çek de uyan” diyen annesinin sesiyle uyandı. Hemen elini yüzünü yıkadı, dişlerini fırçaladı ve üstünü değiştirdi. Aşağı indi ve kahvaltıya oturdu. Ailesi ile birlikte kahvaltı yaptı. Sonra arkadaşı Mehmet evlerinin önüne geldi ve Ali’yi çağırdı. Ali de hazırlanıp aşağıya indi. Aşağıya inince evlerinin önündeki …

Devamı

Çocuklar için fidan dikme hikayesi

Ali bir gün sabah kalktı ve elini yüzünü yıkadı. Üstünü başını değiştirdi. Aşağıya indi, masaya oturdu ve hemen hızlıca yemeğini yedi. Kapılarının önüne çıktı ve arkadaşı Mehmet’i beklemeye başladı. Beklerken de bir yandan etrafında gördüğü ağaçların yapraklarını koparıp atıyordu. O sırada arkadaşı Mehmet geldi. Dedi ki: “Neden yaprakları koparıp atıyorsun, …

Devamı