“Kadınların evlerinin dışında çalışması bütünüyle doğru değildir” diyemeyiz. Cemiyet hayatında esasen mutlaka kadının çalışması gereken alanlar vardır. Bayanların doktorunun bayan olması, kız çocuklarının öğretmenlerinin ve ebelerin bayan olması elbetteki doğru olandır. Kadınların fıtratına ve İslâm ahlâkına uygun diğer alanlarda çalışmalarında da mahzur yoktur. Ancak nerede çalışırlarsa çalışsınlar evlerinden ve çocuklarından …
DevamıHazreti Lokman’ın şirk hassasiyeti
Hazreti Lokman, Kur’an-ı Kerim’de kendisine ilim ve hikmet verildiği açıklanan fakat bir veli mi yoksa peygamber mi olduğu açıkça belirtilmeyen büyük bir şahsiyettir. Kur’an’da O’nun verdiği bir tevhid mücadelesinden bahsedilmez. Bu nedenle ilk dönem müfessirlerinden kabul edilen Mukatil bin Süleyman (ö. h: 150), Hazreti Lokman’ın peygamber olmadığını belirtmiştir. (1) Hazreti Lokman’ın, …
DevamıHoca ile at bakıcısı fıkrası
Kamil Efendi at bakıcısıdır. Bir cuma günü, camiye gelir. Bakar ki camide hiç kimse yok! Vaaza hazırlanan hoca, cemaat olmadığını görünce, Kamil Efendi’ye sorar: – Senden başka kimse yok. Ne dersin; Vaaz edeyim mi, yoksa etmeyeyim mi? Kamil Efendi; – Ben seyisim, bu işlerden anlamam. Benim yirmi atım var. Hepsi …
DevamıNasrettin hocanın tilkiye cezası…
Nasrettin Hoca’ya bir gün köylüler gelip tilkiyi şikâyet ederler. Derler ki: – Hocam bu tilkiden bıktık, usandık artık… Geceleri gelip tavuklarımızı, kazlarımızı götürüyor. Okuyacak mısın, üfleyecek misin, dua mı edeceksin? Ne yapacaksan yap, bizi bu tilkiden kurtar. Nasrettin Hoca onlara demiş ki: – Siz onu yakalayın bana getirin, ben ona …
DevamıÇocuğunuzun dünyasını keşfedin!
Çocuğunuzun gönlüne hitap edin. Her söylenen sözcük, çocuğun kişiliğine konan bir tuğladır. Tamamen boş ve her türlü nakışa müsait kalbi ise, adeta bir cevher gibidir. O, meylettirildiği her şeyi almaya da kabiliyetlidir. Kur’ân-ı Kerim’de babanın oğluna hitap tarzının sevgi ve şefkat ifadesi olan ‘yavrucuğum’, ‘oğulcuğum’ şeklinde olduğu görülür. Çocuğunuzu tanımaya …
DevamıUsta ile çırak kıssası
İnsanlar manen olgunlaştıkça hayata bakışları zamanla değişir. Her olaya tefekkür gözüyle bakmaya başlarlar. Başlarına gelen her olayın Rabbimizden geldiğini tefekkür ederler. İnsan manevi bir olgunluğa kavuşmak için bunun vesilelerini aramalı ve bu konuda bir çaba içerisinde olmalıdır. Bir bakır kabı parlatmak için bile bir kalay ustasına ihtiyaç varken, gönlümüzün cilası için bir gönül ustasına ihtiyaç olmaz mı?
DevamıSiyah köpekle beyaz köpeğin mücadelesi
Cenab-ı Allah'ın görevlendirdiği sağ ve sol omzumuzdaki Kiramen Katibin melekleri, sürekli yaptığımız iyilikleri ve kötülükleri kayıt altına almaktadır. İnsana bazen iyi niyet ve iyi duygular galip gelirken bazen de insan nefsinin aşağı duygularının esiri olur. İç alemimizde sürekli iyiliklerin ve kötülüklerin mücadelesine şahit oluruz. Bu mücadelede başarılı olmak istiyorsak, içimizde kin, nefret, kötülük gibi kötü duyguları değil, sevgi, merhamet ve şefkat gibi yüce duyguları besleyip büyütmeliyiz.
Devamıİbrahim bin Edhem’e bu yapılır mı?
İbrâhim bin Edhem bir grup arkadaşıyla birlikte idi, gündüzleri çalışıp onlara harcardı. Akşamleyin oruçlu olarak bir yerde toplanırlardı ve İbrâhîm bin Edhem her seferinde işten geç dönerdi. Arkadaşları bir akşam birbirlerine: “Gelin bu akşam da iftarı onsuz yapalım, geldiğinde kendisine yiyecek bir şey kalmadığını görür ve bundan sonra zamanında gelmeye …
Devamıİnsanı düzelt ki dünya düzelsin!
Bir baba çocuğuna parka götüreceğine dair söz veriyor. Çocuk babasına; “Baba hani söz vermiştin, hani bugün parka gidecektik” diyor. Babası pek oralı olmuyor ve tuttuğu takımın maçını izlemeye devam ediyor. Önünde de bir gazete var, ara sıra ona bakıyor. Çocuk ısrarcı olunca. baba onu biraz oyalamak için bir plan kuruyor. …
DevamıTenezzül Eden Horozun Sonu
Dünyaya nimetler içinde yüzmeye gelmediğimizi bilirsek, maddenin veya paranın esiri olmayız. Bir çok insan bu hakikatten gaflet ettiğinden, az bir menfaat karşılığında bir çok değerlerinden feragat edebilmektedir. Çocuklarımızı üç kuruşa tenezzül etmeyen insanlar olarak yetiştirmeliyiz ki büyüdüklerinde, onları kimse parayla satın alamasın. İki günlük dünyada daha konforlu bir şekilde yaşamak için hırsızlık yapanlar, rüşvet yiyenler, ülkesinin ve milletinin menfaatlerini yabancılara satanlar işte bu ahlaktan mahrum olan kimselerdir. İnsanda "üç kuruşa tenezzül etme" düşüncesi oldu mu mutlaka ondaki bu zaafı kullanmak isteyenler olacaktır.
Devamı