Din Ve Hayat

Dinizmi İslam ve peygamberimizle igili her türlü yazıyı burada bualabilrsiniz Ayrıca ilmihal bölümümüzde fıkhi meseleler de işlenmektedir.

Konuşma ve gülme adabı…

Cenab-ı Allah diğer salih amellerle birlikte bizden sözün güzel olanını söylememizi istemektedir. Ayeti kerimede şöyle buyurulur: “Bir zamanlar biz İsrâiloğulları’ndan; ‘Yalnız Allah’a kulluk edeceksiniz; ana babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz. İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin’ diyerek söz almıştık. Sonra, içinizden küçük bir kesim dışında, sözünüzden …

Devamı

Tartışma adabı…

Kur’an-ı Kerim’i doğru anlamak için yapılan tartışmalar yasaklanmamıştır. Nitekim ashab-ı kiram da bu konuda birbiriyle tartışmıştır. Demek oluyor ki cidal herhangi bir esasa ve bilgiye dayanmayan körü körüne tartışmadır. Buna cedel de denmektedir. Esasen cedeli iyi cedel ve kötü cedel olmak üzere ikiye ayırmak uygun olur. Hakikati bulmak için yapılan …

Devamı

Temizlik adabı…

Müslüman için temizlik olmazsa olmaz vasıflardandır. İbadetlerin birçoğunun geçerli olabilmesinin şartlarından biri de temiz olmaktır. Mesela namaz ibadetinde bedenin, elbisenin namaz kılınacak mekânın temiz olması ve abdestli olmak şarttır. Temizlik zengin olsun fakir olsun herkesin yapabileceği bir fiildir. Kişinin elbisesi yeni olmayabilir ama eski de olsa temizliğine dikkat edebilir. Allah …

Devamı

Delilleriyle cihad ilmihali…

Cihad, cehd kökünden gelir. Bir konuda ciddi olmak, mübalağa etmek, takatin sonunu harcamak manasınadır. (Sa’dî Ebû Ceyb, el-Kâmûsu’l-Fıkhî, s. 70-71.) Istılah manası ise gücü kâfirlere karşı savaşta sarf etmek, hak dine davet etmek, daveti kabul etmeyenlerle savaşmak, nefse, şeytana, kâfir ve fâsıklara karşı mücâhede etmektir. (Sa’dî Ebû Ceyb, a.g.e., s. …

Devamı

Ahlaki değerleri hakim kılmak zorundayız

Günümüz dünyasında yeni neslin ihtiyaç duyduğu en önemli şey değerlerdir. Kuşkusuz ki insana değer katan en önemli değer imandır, o olmadan hiçbir değerin anlamı yoktur. Sonra ahlak ve maneviyatı tamamlayan sorumluluk, duyarlılık, sevgi, saygı, dayanışma, adalet, cesaret, mürüvvet, merhamet, doğruluk, vefa, sabır, tutumluluk, yardımseverlik gibi erdemler gelir. Bunlar geleceğimizin inşasında …

Devamı

Dinimize göre tuvalet adabı

Taharet maddi ve manevi pisliklerden temizlenmek anlamına gelmektedir. Yani necâset denilen maddî pislik ve hades denilen ibâdetlere mâni hükmî kirlilik hallerinden temizlenmek demektir. İki tür taharet vardır. Birincisi hadesten taharettir; abdestsizlik, cünüplük, hayız ve nifastan temizlenmedir. İkincisi necâsetten tahârettir; vücut, elbise veya ibadet yerinin dinen pis sayılan maddelerden temizlenmesidir. Halk arasında …

Devamı

Yürüme adabı…

Sokakta yürürken tevazu ile yürümek kibirli ve gösterişli yürümekten sakınmak gerekir. Allah Azze ve Celle şöyle buyuruyor: “Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma! Ne yeri yarabilir ne de dağlarla boy ölçüşebilirsin.” (İsra 37) Gerçekten değerli, akıllı, bilgili ve erdemli insanlar daima alçak gönüllü, ağır başlı olurlar. Bunun en güzel örneği de Peygamber Efendimiz’dir. …

Devamı

Telefon görüşmesi adabı…

Birisini aradığımızda üçten fazla çaldırmamaya ve üst üste aramamaya çalışmalıyız. Kişi lavaboda, camide, namazda olduğu için veya müsait bir yerde olmadığı için cevap veremeyebilir. Telefon açıldığında söze selam ile başlayalım. Peygamber Efendimiz’in buyurduğu gibi: “Önce selam, sonra kelam” (Tirmizi, İsti’zan:11) Yine telefonu kapatırken de selam ile kapatalım. Telefonu açan kimse …

Devamı

Kendinizle aranız nasıl?

Kendimizle aramız nasıl? Yani kendimizle iletişimimiz nasıl? Kendimizi doğru algılayabiliyor muyuz? Kendimize hak ettiği gibi davranabilir yor muyuz, yoksa onu fazla mı hırpalıyoruz? Ruhumuzdan, kalbimizden bir ses geliyor; onları duyabiliyor uyuz? Nefsimizin ya da şeytanın fısıltılarını ayırt edebiliyor muyuz? Kendimizle iletişimizin iyi olması hayatta daha güçlü olmamız demektir. Her şeyden …

Devamı

Ezan okuma ve dinleme adabı…

Risaletin başlamasıyla farz kılınan namaz ibadeti Mekke’de miraç gecesinde yeniden düzenlenmiş ve Allah celle celaluh’un bildirmesi ile beş vakit olarak emredilmiştir. Cemaatle yerine getirilmesi daha sevap olan namaza çağrı, Mekke’de alenî olarak yapılamamıştır. Mü’minler bu dönemde Kâbe’de daimi bir cemaat de oluşturamamışlardır. Çünkü müşriklerin komplo ve saldırılarından emin olamamışlardır. Müşrikler …

Devamı