Hatıra Arşivi

Alimler, arifler, hocalar ve kalem erbabının erdemlere ve faziletlere dair anılarını derliyoruz.

Musa Topbaş hocamız eşine vakit ayırırdı

Merhum Musa Topbaş Hocamız adaletliydi; başta ailesine. Valide hanım, Fatma Feride hanımefendi, Allah yattığı yeri cennet bahçesi eylesin, Osmanlı hanımefendisiydi. Ona mesela her gün vakit ayırırdı, “hakkı vardır” derdi. “Biz 51 yıl evli kaldık, ama hep nişanlı hayatı yaşadık” sözünü hiç unutmam. Hiç birbirlerini kırmadıklarını söylerdi. Hâlbuki Fatma Feride Hanım, …

Devamı

Gürültü yapan talebelerin ellerini öptü

Bazen Şeyh Seyda yatsıdan sonra veya ikindiden sonra hatme yapardı. Yahut bir Perşembe akşamına denk gelirdi… Hatme yapılırken cemaat çok kalabalık olurdu. O sırada talebeler oyun oynar, gürültü yaparlardı. Sesleri tâ köyün dışına çıkardı. Seyda onlara hiç kızmazdı. “Şurada beş dakika bir durun, biz hatmemizi bitirelim, ondan sonra ne yaparsanız …

Devamı

Erbakan Hoca namazına önem verirdi…

Ben Ordu’nun Ünye İlçesi’ndenim. Abim partimizin ilçe başkanıydı. Babam da daha önceden ilçe başkanlığı yapmıştı. Ben de bir teşkilat mensubuydum. Biz bütün kardeşlerimiz olarak siyasi faaliyetlerde hep birlikteydik. Merhum Erbakan Hocamızın aile olarak bize bir sevgisi vardı. 1990 yılında Hocamız bir siyasi faaliyet yapmak için Ünye’ye gelmişti. O gün yapılan …

Devamı

Mehmet Emin Er Hoca talebeyi geri çevirmezdi

1989 yılıydı. Mehmet Emin Er Hocaefendi Ankara’da Özelif Sitesi’nde ikamet etmekte ve site içerisinde bulunan Fıkıh Enstitüsü’nde ders vermekteydi. O yılın yazında bizler de bazı arkadaşlarımızla birlikte Ankara’da kalmaya karar verdik. Kış döneminde istifade ettiğimiz hoca efendiden yaz günlerinde de istifade etmek istedik. Bu amaçla bizim de ikamet ettiğimiz sitenin …

Devamı

Ömer Ferid Kam ve Mahir İz’den bir hatıra

Mahir İz Hoca, Ömer Ferid Kam ile ilgili bir hatırasını anlatıyor: Bir gün yine bir na’t yazmıştı. Şöyle başlıyordu: “Vücûd-ı akdesin âlâdan âlâ Yâ ResûlullahCemâlindir tecelligâh-ı Mevlâ Yâ Resûlullah” Mutasavvıfâne olan bu na’tı istinsah ettim. Son beyti şöyleydi: “Ferîd-i bînevâyı defter-i uşşâkına kaydet,Budur senden niyâz-i kalb-i şeydâ Ya Resulullah” Evde …

Devamı

Konuşacak hâlim yok, susuyorum…

Bir zaman Gaziantep’e bir freze makinesi getirmiştim. Ayakkabı üretenler, ürettikleri ayakkabıları bize getirirler, biz bunların kenarlarını, topuklarını ve altlarını düzeltir, boyar tekrar veririz. Herkes getirdiği işin çok çabuk yapılmasını ister, biz de “şu saatte biter” diyerek sıraya koyardık. Sistem böyle çalışırdı. O zamanlar bir oğlum vardı, ismi Mahmut. 17 aylıktı. …

Devamı

Sami Efendi hazretlerini ziyaretim

Tahtakale’de Niğdeli Mustafa Efendi vardı, ay gibi güzel bir adamdı, nuraniydi… Gömleğin beyazı gibi bembeyazdı. Bir yerde arkadaşlara soruyordum; “Sami Efendi’yi nerde görebiliriz” diye… Bana Mustafa Efendi’yi tarif ettiler. Dedim ki; “Ben onu tanıyorum, ben ondan alüminyum alıyorum.” Sami Efendi onun defterlerini tutuyor geçimi sağlıyormuş, Bunun üzerine Mustafa Efendinin yanına …

Devamı

Sakallı kardeş şöyle öne buyur!

1901 yılında doğan Hacı Şaban Efendi (v. 15 Eylül 1992) Bayburt’un yetiştirdiği en önemli maneviyat büyüklerindendir. İslam’ı tavizsiz yaşaması ve sünnet-i seniyeyi harfiyen tatbik etmesiyle bilinen Hacı Şaban Efendi, tanıyanların anlattıklarına göre çok heybetli bir zattır. Gözlerine bakmaya bile cesaret edemeyen müritleri, onun o heybetli görüntüsünün ardında çok merhametli bir …

Devamı

İşte İmam Hatipler bu ruhla kuruldu

Merhum Yahyalılı İpek Hoca, Yahyalı İmam Hatip Lisesi inşaatı esnasında inşaatın tamamlanması için Kurban Bayramı’nda bir grup gönüllü genç ile beraber kurban derisi toplamaya çıkar. Deriler toplanırken yaşlı bir kadın krom çorba tası içinde bir miktar buğday getirir; “Evladım ben kurban kesemedim ama İmam Hatip için bu buğdayı benden kabul …

Devamı

Abdurrahman Gürses Hoca’yı kızdıran olay…

Son dönem meşâyıhından Mûsâ Topbaş Efendi’nin evinde bir sohbet meclisinde bulunuyoruz. Sohbete Kur’ân-ı Kerîm okunarak başlanması istendi. Abdurrahman Gürses Hoca, tilâvet için istiâze ve besmeleyi yeni okumuştu ki, tam o esnada orada bulunanlardan birisi, Hoca’nın yanına geldi ve kulağına eğilerek: “Hocam, biraz kısa okusanız. Zira sizden sonra Üstad Necip Fazıl’ın …

Devamı