Aylık Arşiv: Şubat 2024

Örnek bir okul müdürü…

1973 Yılında, Tavşanlı Atatürk Lisesi’nin ortaokuluna başladım. Üç yıllık ortaokul hayatımda Okul Müdürümüz Arslan Ergüç Bey’in verdiği derslerin bazıları hala hatırımdadır. Müdürümüzün o zamanki yaptıklarını şimdi bir eğitimci olarak daha iyi anlıyorum. Müdürümüz pazartesi ve cuma günkü İstiklal Marşı törenlerinde, törenden önce öğrencileri sıkmayacak şekilde birkaç dakikalık konuşmalar yapardı. Konuşmaların …

Devamı

Bir kase incire Kur’an kursu…

Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem’in müjdesi bu: “İnsanoğlu öldüğü zaman bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnâdır: Sadaka-i câriye, istifade edilen ilim, kendisine duâ eden hayırlı evlât.” (Müslim, Vasiyyet, 14) Bu arzu sadece zenginlerin, varlık sahiplerinin gönlünden mi geçer? Hayır, ganî gönüllü her mü’minin kalbinde …

Devamı

Şeraffetin Tübu amca Alvarlı Efe’yi anlatıyor…

Alvarlı Efe Hazretlerinin yanında yetişen ve 30 Ağustos 2021 tarihinde vefat edene kadar adeta onun hatıraları ve şiirleri ile yaşayan insan güzeli merhum Şerafettin Tübu Amcamızla 2011 yılında yaptığımız mülakatı istifadenize sunuyoruz. Şerafettin Tübu Amca Erzurum’un Aşkale ilçesinin Merdiven köyünden… 1937 doğumlu… Alvarlı Efe Hazretleri olarak tanıdığımız büyük veli Muhammed …

Devamı

Muhammed Ali Eşmeli/ Milletin Duası

Etmek için gönlü rahmetten cüdaUmmana uzanan eller kırılsın!Vermişiz veririz binlerce feda,Reyhana uzanan eller kırılsın! Garibdir bu dinin gülleri Ya Rab,Kahreyle şu kara yelleri Ya Rab,Sanki Ebu Leheb’in elleri ya Rab,İmana uzanan eller kırılsın! Nura nefret kusan Ebu Cehiller,Zulümde Nemrud’dan daha ehiller,Ya Rab, bunlar hiç insaflı değiller;Kur’an’a uzanan eller kırılsın! Gönül …

Devamı

Hak aşığı bir öğretmen Kemal Temel

Erzincan İmam Hatip Lisesi ya son sınıf ya da bir alt sınıftayım… Yıl; 1983 veya 1984… Meslek dersinden sınavımız var. Hepimizin hayallerini iyi bir üniversite süslüyor… O yaşlarda aklımız bir karış havada da olsa, zaten, hepimizin dikkatini celbeden bir öğretmendi, o. Normal şartlarda derslerimize girdiğinde de öyle pek yaramazlık, haylazlık …

Devamı

Biraz yontulmaya ihtiyacımız var…

MÜSİAD’ta (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) çalıştığım yıllarda, çok değerli iş adamları ile karşılaştım. MÜSİAD benim için ayrı bir okul gibiydi. Zaman zaman üye ziyaretlerimiz olurdu. Bu üye ziyaretlerimizin birinde ahşap çerçeve işi ile uğraşan bir ağabeyimizin dükkânına gittim. Yıllarını bu işe vermiş, işini seven gerçek bir ustaydı. Kendisini tanıdığım …

Devamı

Şimdi senin hatırına uçar kuşlar Ahmet amca

“Ahmet Abi, güzelim, bir mendil niye kanarDiş değil, tırnak değil, bir mendil niye kanarMendilimde kan sesleri.” Edip Cansever Dediler, Ahmet Amca sizlere ömür. Namı diğer Hazır Ahmet. Hacı Ahmetler’den Hacı Ahmet. Zira Mekke -Medine’ye yüz sürmüşlüğü vardı. Hazırlığı pratikliğinden, çevikliğinden ve bir işi yapmadaki maharetindendi. “Şimdi değilse ne zaman “diye …

Devamı

Çıplaklık kültürü nesli ifsad ediyor…

Müslümanlar harama bakmazlar; bakmamalıdırlar. Resulullah sallellahu aleyhi ve sellem’in; “Ey Ali! (Bakılması haram olan bir şeye karşı) bakışlarını peş peşe yapma. Birincisi elinde değilse de ikincisi elindedir”1 buyruğunu hayatlarında şiar edinmelidirler. Mürsel bir rivayetten öğrendiğimize göre sadece bakmak değil, baktıracak şekilde açılıp saçılmak da büyük günahtır ki Peygamber Efendimiz sallellahu …

Devamı

Hakikatin üç basamağı…

Hakikat “gerçeklik” demektir. Gerçeklik, göreceli gerçeklik ve mutlak gerçeklik olarak ikiye ayrılır. Mutlak hakikatin dışında bir de herkesin bir hakikati vardır. Bir olayı, bir nesneyi ya da olguyu analiz ederken herkes bulunduğu pencereden bakarak değerlendirmesini yapar. O değerlendirme, sahibinin hakikatidir. Bu hakikat görecelidir. Bana göre, sana göre, ona göre hakikat, …

Devamı

Dünyadan kainata mektuplar…

Esasında Batılılara bir şeyleri ispat etmeye çalışmak çocukça bir heves ve istekten ibarettir. Siz hakikat tuğlalarınızı örersiniz, Batılı görür; ister takdir eder isterse gözlerini kapatırlar. Bu mânâda Batılı insanın takdiri veya yergisinin bizim açımızdan hiçbir kıymeti yoktur. Mesela Yunus Emre’miz veya Mevlana’mız Batılıların takdirini celp ettiği için kıymetli değildir. Bu …

Devamı