Seçkin İçerikler

Kaynarca günlerim…

Yüksek İslam Enstitüsü’ne kaydımızı yaptırmıştık ve Kaynarca’da babamla birlikte köylümüz Hacı Ahmet Ok Abi’nin evinde misafir kalıyorduk. Rahmetli Ahmet Ağabey’in mangal gibi yüreği, korkusuz, gözünü budaktan sakınmayan bir karakteri vardı. Aynı zamanda da merhametli, çok müthiş hayırsever, bir gariban ya da mazlum gördüğünde içlenip, duygulanıp, ağlayacak kadar da gönlü yumuşak …

Devamı

Dualarınıza dikkat edin!

Sevdiğim iki arkadaşla bir çay ocağının önünde otururken, tesettürlü bir kardeşimiz geldi, nazikçe bizim oturduğumuz yerden kalkmamızı istedi. Dükkânları karşıdaymış, bizim orada oturmamız dükkânlarına zarar veriyormuş. Hüsn-ü zan etmek ne kadar güzel şey ki hiçbir zaman böyle düşündüğümde zararım olduğunu görmedim. Ben; “Kalkalım,” dedim. Genç bir kardeşimiz biraz kızgın bir …

Devamı

Dünyalar benim oldu…

Trabzon’daki okulumu bitirip üniversiteyi kazanıp, İstanbul’a gittikten sonra elimin üzerindeki lezyon büyümeye başladı. Gittim Pendik’teki özel bir doktorda muayene oldum. Doktor; “Bu dedi hayvandan bulaşan bir virüse benziyor, hayvanlarla uğraşıyor musun?” diye sordu. “Evet, ara sıra kasaplık yapıyorum” dedim. “Tamam, ondan bulaşmıştır” dedi. Bana bir krem verip; “Bunu sür geçer” …

Devamı

Dava adamını bekleyen bazı zorluklar

Dünyada ne yaparsanız yapın, hepsi yıkılmaya, yok olmaya mahkûmdur. Yapacağınız en kalıcı iş, gönül yapmaktır. Her eserin bir ustası olduğu gibi gönül sarayının da yapıcıları, ustaları vardır. Her sarayın bir konuğu olduğu gibi gönül sarayının da bir konuğu vardır. O da Allah Teâlâ’dır. Allah’ın sevgisi ancak gönülde taşınır. İslam davası …

Devamı

Eski bir Londra hatırası

1988 yıllında 22 yaşında bir üniversite öğrencisiyken, Londra’ya dil eğitimi almaya gittim. Londra’ya vardığımda bir İngilizce kursuna yazıldım ama oradaki eğitim benim için verimli olmadı. Amacım dili öğrenmek olduğu için, alternatif bir çözüm aradım ve buldum… Sokakta insanları dinlemek ve onlar ile konuşmak… İngilizceyi Londra’yı, Oxford’du, Camden Town’u gezerek ve …

Devamı

Menderes’e kurulan tezgah…

Birinci Dünya Savaşı’ndan yorgun düşen dünyamız birçok yeni gelişmeye sahne oldu. Osmanlı yönetimi artık yıkılıp ortadan kalktıktan sonra ülkemiz yeni bir yönetimle, yeni bir anlayışla Ankara’da kurulan Türkiye Cumhuriyeti devleti adıyla yeniden tarih sahnesine çıktı. Cumhur halk demektir, Cumhuriyet de halkın yönettiği yönetim modeli demektir. Yalnız burada söylediklerimden dolayı sürçülisan …

Devamı

Gençler sözlerimi bakın nasıl karşıladı?

Yıllar önce Mekke-i Mükerreme‘de ikindi namazını beklerken Kur’an-ı Kerim okuyordum. Yakınıma bir grup genç geldi. Bir kaç dakika sonra konuşmaya başladılar, çok yüksek sesle konuşuyorlardı. Konuşmalarını dinlemek zorunda kaldım ve dinlerken doğrusu çok rahatsız oldum. Belli ki yüksek tahsil yapmışlar, ayrıca İstanbul’dan geldikleri da anlaşılıyor. Bir cüz Kur’an okudum ama …

Devamı

Fıkıh usûlüne dönüş…

“Ümmet” olduğumuzu ifade ediyoruz ama kullandığımız kavramlar ümmet olma şuuruyla bağdaşmıyor. Kur’an ve Sünnet’ten süzülerek gelen ve tarihi birtakım tecrübeler sonucu teşekkül eden ümmetin ortak dilini, ümmetin kavramlarını ve ümmetin ıstılahını kullanmak yerine, kimimiz bazı entelektüel hevesler yüzünden, kimimiz de bir çeşit aşağılık kompleksiyle Müslümanların algı dünyasını çatallaştıran, ayrıştıran birtakım …

Devamı