Etiket Arşivi: Anılar Geçidi

Gönüllerdesin Efendi hazretleri

Cenab-ı Allah'ın huzurunda kulluğumuzun dışında herhangi bir rütbemiz bulunmamaktadır. Hiç kimsenin son nefese kadar, imanlı gidip gitmeme konusunda bir garantisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla acziyetten başka sermayesi olmayan insanların, kendilerini büyük görmeleri, kibir ve enaniyet ile hareket etmeleri yakışık almaz. İnsan acziyetinin farkına vardıkça değer kazanır, tevazudan uzaklaştıkça da değer kaybeder. İnsanın kendini yüksekte görmesi, diğer insanları alçakta görmesi, onun insan olmanın erdemlerine kavuşamadığını gösterir. Çünkü tevazu kulluğun gereği, kibir ise şeytanın vasfıdır. Bütün alim, arif ve faziletli kişilere, Allah dostlarına, velilere baktığımızda her birisinin büyük bir tevazu ile hareket ettiklerini görüyoruz. Nitekim bu hatırada da ifade edildiği gibi Mahmud Efendi Hazretleri de acziyetinin bilincinde hareket ederek talebelerine güzel bir tevazu dersi vermiştir.

Devamı

Musa Efendi’yi hizmetçi sanmışlar…

Merhum Nimetullah Yurt Hoca’dan arif ve fazıl zatlarla ilgili birçok hatıralar dinlemiştim. Bunlardan bir tanesi de ülkemizin yetiştirdiği maneviyat büyüklerinden merhum Musa Topbaş Efendi ile ilgiliydi. Nimetullah Hoca, merhum Musa Topbaş Efendi ile gerek İstanbul‘da gerekse Medine-i Münevvere’de birçok kereler görüşmüştü. Onun hakkında şu ifadeleri kullanıyordu: “Çok mübarek bir zattı. …

Devamı

Muhammed Hamidullah hocayı ağlatan olay

Allah gani gani rahmet eylesin bir müddet Türkiye’de de bulunan merhum Muhammet Hamidullah Hoca, hac vazifesini yaparken, Osmanlının torunları Türkler nerede diye düşünmüş ve onları aramış. Altınoluğun karşısına doğru giderken bakmış ki tüm hacıların ellerinde Kur’an var fakat bizimkilerin ellerinde Kur’an yok. Türkleri çok sevdiğinden hüsn-ü zan etmiş: “Herkes Kur’an’ı …

Devamı

Nasrullah Hacımüftüoğlu hocanın Bosna hatırası

2008 yılıydı. Bir gurup arkadaşla Saraybosna/ Mostar‘a gitmiştik. Mostar‘ın Akdeniz‘e yakın son köyünde, öğlen namazını camide kıldık. Köy, orijinal bir Müslüman/ Osmanlı köyü idi. Namazın peşinden arkadaşımız Hafız Ali Yılmaz (Prof. Dr Abdulkadir Yılmaz’ın kardeşi) o yanık sesi ve muhteşem kıraatiyle bir aşr- i şerif okudu. Caminin yerli imamı, sesi …

Devamı

Cumhurbaşkanına bakın hakkı nasıl söylemiş?

Cumhurbaşkanı seçilen Orgeneral Kenan Evren, darbe lideri olarak il il Türkiye’yi dolaşıp mitingler yapmakta ve özellikle İslam’da Kur’ân’da başörtüsü emrinin olmadığınıiddia etmektedir. Erzurum’da da aynı söylemi tekrarlar Evren… İşte o hengâmede, bir öğrencisinin düğünü vesilesiyle Yıldız Camii’nde konuşma yapan Ahmet Hocamız, “Başörtüsü Kur’ân’ın apaçık bir emridir. Siz, başörtüsü emri İslâm’da yoktur …

Devamı

Hafız Aşıkkutlu rüyasında Kur’an okurdu

Merhum Mehmet Rüştü Aşıkkutlu Hocaefendi dersle ilgilenirken adeta dünyadan kopar, bütün dikkatini ilme verirdi. Gün boyu okutmakla meşgul olduğu Kur’an, gece rüyalarına da girerdi. Bazen onunla aynı odayı paylaşan Kamil Şenocak Hocaefendi, Üstad’ın Kur’an’la olan münasebetine dair şu hatırasını anlatır: Hocamız gündüz talim üzere okuttuğu ayetleri bazen rüyasında derste okuttuğu …

Devamı

İmam Hatipliler Celal Hocasını unutmaz!

Celâl Hoca merhum, hak yolunda mücadeleci, azimli, kararlı bir insandı. İmam Hatip Okulları’nın Türkiye’de ilk açılışı onun azmi ve ısrarı sayesinde, lütf-i İlâhî’nin tecellisi ile olmuştur, dersek mübalağa etmiş olmayız. Bu bahsi fakir, kendisinden, muhtelif zamanlarda dinlediğim şekilde, tarihe emanet etmek isterim. Esasen bu hadiseye ve safhalarına şahit olmuş bulunan …

Devamı

Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’ndan bir hatıra

Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu vefat ettiğinde herkes çok üzülmüştü. Onun bu kadar sevilmesinin arkasında ne vardı, bunu anlamak lazım. Bir gün rahmetlinin odasına gittim: – Ben bir sanat gecesi yapacağım, istiyorum ki bu gecedeki onur konuğum siz olun. Bana bir tarih verin ben de ona göre bu tarihte programı organize edeyim, …

Devamı

Hasan Kamil Yılmaz Hocamızdan bir hatıra

2000’li yıllarda, Bursa’da sanırım tasavvufla ilgili bir sempozyum (muhtemelen Üftâde sempozyumu) sonrasında akademisyen hocalar ve arkadaşlarla beraber çarşı gibi bir yerde dolaşıyorduk. Yaşlıca bir kadın Hasan Kamil Yılmaz Bey Hocama yaklaşıp: “Oğlum! Sen ne iş yaparsın?” diye sordu. Kamil Bey: “Öğretmenim” dedi. Kadın: “İyi, maşallah” deyip gitti. Aslında Kamil Bey …

Devamı

Vapurlarda “El Fatiha” anonsu yapılırmış…

Her şeyin bir adabı vardır. Bir şehre gitmiş isek, o şehrin manevi mimarlarının kabirlerine Fatiha okumayı ihmal etmemeliyiz. Bu bizim derin geleneğimizdir. Büyüklerimizden öğrendiğimiz bu güzel geleneği unutmayalım ve yaygınlaştırmaya çalışalım. Yerin altındakilere hürmet etmeyenler, üstündekilere de hürmet etmezler. Zira bizler Yahya Kemal'in de dediği gibi; "Yerin altındakilerle beraber yaşarız.

Devamı