Peygamberimizin tavsiye ettiği zikir ve tesbihler

irfandunyamiz 17 Şubat 2022 Din Ve Hayat, Dua Defterimiz, İbrahim Cücük, Manşet, Yazarlar Yorum yazın 11,305 Görünme

Peygamber Efendimiz salllellahu aleyhi ve sellem hiç şüphesiz Allah Teâlâ’nın emrettiklerini emreder, yasakladıklarını da yasaklar. Yasaklarından önce kendisi uzak durur, emrettiklerini de önce kendisi yapar. Zikir ve tesbih konusu da böyledir. Allah Teâlâ zikir ve tesbih hakkında şöyle buyurmuştur: “Ey iman edenler! Allah’ı çok zikredin, sabah ve akşam O’nu tesbih edin.” (Ahzâb Sûresi (33), 41-42.)

İşte övdüğü ve tavsiye ettiği zikir ve tesbihlerden bir kaçı:

“Sübhânallâhi ve bihamdihî sübhânallâhil azîm.”

Ebu Hureyre radıyellahu anh’tan rivayet edildiğine göre Rasûlullah sallellahu aleyhi ve sellem
şöyle buyurmuştur: “Dile hafif gelen, mizana (konulduğunda) ağır gele(cek ola)n ve
Rahman (olan Allah)’a sevimli olan iki cümle vardır: ‘Sübhânallâhi ve bihamdihî sübhânallâhil azîm’ (Bütün nimetleri Allah’a nisbet ederek
Allah’a, yakışmayan sıfatlardan tenzih ederim. Yine yüce Allah’ı, kendisine yakışmayan sıfatlardan tenzih ederim.) (Buhârî, Deavât, 65, Eymân, 19; Müslim, Zikir, 31; Tirmizî, Deavât, 60; İbn Mâce, Edeb, 56.)

“Sübhânallâhi velhamdü lillahi velâ ilâhe illallâhu vallâhu ekber.”

Ebu Hureyre radıyellahu anh’tan rivayete göre Rasûlüllah sallellahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Sübhânallâhi velhamdü lillahi velâ ilâhe illallâhu vallâhu ekber, demekliğim, bana, üzerine güneş doğan her şeyden daha sevimli (kıymetli)dir.” (Müslim, Zikir, 32; Tirmizî, Deavât, 128.)

“Lâ ilâhe illallâhu vahdehû lâ şerîke leh, lehülmülkü ve lehülhamdü ve huve alâ külli şeyin kadîr.”

Ebu Hureyre radıyellahu anh’tan rivayete göre Rasûlüllah sallellahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Her kim günde yüz defa, ‘Lâ ilâhe illallâhu vahdehû lâ şerîke leh, lehülmülkü ve lehülhamdü ve huve alâ külli şeyin kadîr’ derse, onun on köle azat etmiş sevabına denk sevabı olur, ona yüz hasene (sevabı) yazılır, yüz günahı silinir ve (ayrıca) o gün akşama kadar şeytandan (olabilecek şerrine) karşı bir sığınak olur. Bu zikri ondan daha fazla tekrarlayan kimse dışında hiç kimse daha faziletli bir iş yapmamış olur. Ve yine buyurdu: ‘Her kim günde yüz defa Sübhânallâhi ve bihamdihî’ derse onun günahları denizin köpükleri kadar bile olsa affolunur.” (Buhârî, Bed’ü’l-Halk, 11, Deavât, 64; Müslim, Zikir, 28; Tirmizî, Deavât, 59, 62; İbn Mâce, Dua, 14.)

“Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh.”

Ebu Musa radıyellahu anh şöyle demiştir: Rasûlullah sallellahu aleyhi ve sellem bana: “Cennet hazinelerinden bir hazineyi sana bildireyim mi?” buyurdu. Ben de: “Evet yâ Rasûlullah, bildir,” dedim. Şöyle buyurdu: “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh (şerden sakınmaya olan güç, hayrı yapmaya olan kudret ancak Allah’ın yardımıyladır.)” (Buhârî, Megâzî, 38, Deavât, 50, Kader, 7, Tevhîd, 9; Müslim, Zikir, 44-46; Ebû Dâvûd, Vitir, 26; Tirmizî, Deavât, 3, 58; İbn Mâce, Edeb, 59.)

“Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü minezzâlimîn.”

Hazreti Yunus aleyhis selam’ın duası: Bunu Enbiyâ Suresi 87. ve 88. âyetleri haber vermektedir: “Ve balık sahibi (Yunus’u da an). Hani (kavmine) öfkelenip gitmiş ve bizim kendisini asla sıkıştıramayacağımızı mı sanmıştı. Derken (balığın karnında) karanlıklar içinde: Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü minezzâlimîn.’ (Senden başka ilah yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum), diye seslenmişti. Biz de duasını kabul edip kendisini gamdan kurtarmıştık. Biz (böyle teslim olarak bu duayı yapan) müminleri işte böyle kurtarırız.” Darda kalan her mümin, teslimiyetle Rahîm olan Allah Teâlâ’ya bu dua ile yalvarırsa ayetteki bu vaadin gereği sıkıntıdan kurtulur.

“Estağfirullâh el azîm ve etûbü ileyhi.”

Her gece ve gündüz, özellikle yatarken istiğfar etmek. Zira bunu Allah Teâlâ emrediyor, Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem de aynı şekilde nasıl istiğfar edileceğini bildirerek emrediyor: “Ey müminler! Hepiniz Allah’a tövbe ediniz ki kurtulasınız.” (Nûr sûresi (24), 31.)

“Rabbinizden mağfiret dileyin, sonra O’na tövbe ediniz.” (Hûd Sûresi (11), 3.)

“Ey insanlar! Allah’a tövbe ve istiğfâr ediniz. Ben günde yüz kere tövbe ediyorum.” (Müslim, Zikir, 42; Ebû Dâvûd, Vitir, 26; İbn Mâce, Edep, 57)

İstiğfar Duası: “Estağfirullâh el azîm ve etûbü ileyhi.”

Bu hadîs-i şerîfe göre tövbe ve istiğfarın en azı günde yüz (100) olmalıdır. Çünkü bunu bizzat Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem yapmıştır. Belki bizim daha çok yapmamız gerekir.

“Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin ve ala alihi ve sahbihî ve sellim”

Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem’e salât ve selâm’n getirilmesi: Bunu bize Allah Teâlâ emretmiştir: “Muhakkak ki Allah ve melekleri Peygambere çok salavât getirirler. Ey iman edenler! Siz de O’na çok salât ve selâm getirin.” (Ahzâb sûresi (33), 56)

Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem’e, hem salât lafzı hem de selâm lafzı beraberce söylenmelidir. Sadece salât edilirse Allah Teâlâ’nın emrinin yarısı yerine gelmiş olur. İşte bundan dolayı ya “sallellâhû aleyhi ve sellem” veya “Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin ve ala alihi ve sahbihî ve sellim” şeklinde olmalıdır.

Salât ve selâm ile ilgili birkaç hadîs-i şerîf arz edelim:

“Kim bana bir defa salât ve selâm getirirse, bu sebeple Allah ona on
misliyle mağfiret eder.” (Müslim, Salât, 70; Ebû Dâvûd, Vitir, 26; Tirmizî, Vitir, 21; Nesâî, Ezân, 37, Sehv, 55.)

“Kıyamet gününde insanların bana en yakın olanları bana en çok salât ü selâm getirenleridir.” (Tirmizî, Vitir, 21)

“Kabrimi bayram yeri haline getirmeyiniz. Bana salât ü selâm getiriniz. Zira nerede olursanız olun sizin salât ü selâmınız bana ulaşır. (Ebû Dâvûd, Menâsik, 97)

Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem’den aktardığımız bu tavsiyeler ışığında sizlere tavsiyemiz şudur ki: Her gün yürürken, otururken, iş yaparken bu zikirlerden hiç olmazsa yüzer defa okumaya çalışalım. Buna devam ederseniz kalbî huzurunuza katkısını hissedersiniz. Belki yarım
saatinizi, belki on beş dakikanızı alır ama günün geri kalanında rûhen rahat edersiniz, Allah’ın lûtfu ile!..

İbrahim Cücük/ İrfanDunyamiz.com