Hac ve Umre’ye nasıl hazırlanalım?

Hac ve Umre’ye gitmeden önce ruhu o bereketli toprakların maneviyatına, gittikten sonra da bedeni, orada edilecek ibadetlere hazırlamak gerekir. Aksi halde kalbin katılığının Kabe karşısında da devam etmesi, yapılan ibadetten zevk almama gibi durumlar söz konusu olabilir. Böyle bir sıkıntının yaşanmaması için bu büyük ibadete kendimizi hazırlamamızda yarar vardır.

Öncelikle nereye gidiyoruz, Yüce Allah’ın evi olan Beytullah’a gidiyoruz, bunun şuurunda olalım. Resullulah sallellahu aleyhi ve sellem’in diğer peygamberlerin ve sahabelerin iz bıraktıkları yerlere gittiğimizin bilincinde olalım. Kendi nefsimizi bir muhasebe edelim. Günahlarımızı, eksiklerimizi fark edip tövbe ile beraber tertemiz bir başlangıç yapalım.

Rahmanın misafirleri

Rahmanın misafiri olacağımızın bilincinde olarak kendimizi manen hazırlayalım. Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “O gün ne mal fayda verir, ne de evlat. Ancak Allah’ın huzuruna tertemiz bir kalple gelenler kurtulur!” (Şuarâ, 88,89) Selim kalp, temiz kalp demektir. Kalbin, kalb-i selim kıvamına gelebilmesi için her türlü şirkten arınmış olması gerekir. Allah’ın önüne geçirdiğimiz her şeyden kalbi arındırmak, kibir ve haset gibi manevi kirlerden de temizlemek esastır. 

Mübarek topraklara temiz bir kalp ile yüz sürmek ne büyük bir şereftir. Resulullahın sallellahu aleyhi ve sellem buyurdu ki: “İman; kalp ile tasdik, dil ile ikrar ve organlar ile amel etmektir.” (İbn Mâce, Sünnet, 9). İman; salih amel ve güzel ahlakı da kapsamaktadır. Dolayısıyla kalbe yönelik manevi temizlik nasıl yapılır, bunun üzerinde durmalıyız.

Bunun için öncelikle namaz hassasiyetine sahip olmak gerekir. Allah’ı çok zikrederek, duaya önem vererek, infak ederek, salihleri dost edinerek, Kur’an-ı Kerim’i tefekkür ederek kalbimizi tezkiye edebiliriz. Rabbimizin emir ve yasaklarına uymaya çalışmak da bir anlamda manevi temizliktir.

Şunu da özellikle hatırlatmak isteriz ki Mekke ve Medine’de Allah’ın izniyle çokça ibadetler edileceğinden dolayı gitmeden önce nafile ibadetlere nefsi alıştırmak gerekir. Aniden yoğun bir ibadetin içine girmek nefse zor gelebilir. Bundan dolayı nafile oruç ve namaz gibi ibadetleri arttırmalıyız. 

Hazırlanalım

Hac ve Umre hakkında önceden bilgi sahibi olmak da işimizi kolaylaştıracaktır. Bunun için müftülüklerin hazırlık seminerlerine katılmak ve verilen kitaplardan dersimize çalışmamız çok hayırlı olur. Hatta bazı hocaların tecrübelerinden faydalanmak da işimize yarayacaktır.

Kur’an-ı Kerim’i yüzünden okumayı bilmeyen kardeşlerimiz de hemen bir hoca ile görüşüp Kur’an’ı Kerim’i öğrenmelidir. Kur’an-ı Kerim okumadan yapılan Hac veya Umre içimizde bir burukluk bırakabilir. Düşünün Kur’an’ın inzal olduğu topraklara gidiyorsunuz, Kur’an okuyamıyorsunuz? Böyle bir duruma düşmemek için bir iki haftalık bir kursa katılmak yeterlidir.

Kur’an-ı Kerim ve Sünneti tanımaya yönelik okumaları da ihmal etmemeliyiz. Kur’an-ı Kerim’i her gün düzenli ve programlı bir şekilde okumaya gayret göstermeliyiz. Hem Arapçasından hem de meal ve tefsirinden okumalıyız. Özellikle ilk defa tefsir okuyacak olanlara Şifa Tefsiri tavsiye edilir.

Bununla beraber Hac ve Umre’nin zevkine erişebilmek için, Siyer ve eshab-ı kiramla ilgili kitaplar okuyalım. Peygamberimizin Hayatı ve Daveti diye Safiyyürrahman El-Mubarek Furi’nin güzel bir kitabı var onu okumanızı tavsiye ederim. Tehzîbü’l Ahlak adlı Eşref Ali Et-Tehânevî’nin kitabı da önerilir. O beldenin manevi tadını almak için de Ali Ulvi Kurucu’nun hatıratı okunabilir.

Gitmeden önce çevremizle iletişimimizi yeniden gözden geçirmemiz de gönül huzuru ile yola çıkmamız için elzemdir. Helalleşelim, kin gütmeyelim. Çoktandır ziyaret etmediğimiz akrabalarımızı ziyaret edelim. Sıla-i Rahimlerimizi arttıralım. Borcumuzu, alacağımızı mümkünse gitmeden halledelim. Mümkün değilse alacaklardan mühlet isteyelim, not edelim ve geride kalanlara miktarını beyan edelim. 

Tüm bunların yanında spor ve yürüyüşler yaparak bedenen de hazırlıklar tamamlanmalıdır. Hem kadınlar hem erkekler tesettür şartlarına uygun rahat giyecekleri, teni belli etmeyen ve bol olarak giyecekleri elbiseleri yanlarına almalıdır. Kutsal beldelere gidince hava değişiminden kaynaklı hastalıklarla ilgili veya kişinin kendi hastalıkları varsa, aile doktoruyla istişare ederek ilaçları yanına almalıdır.

Abdülkerim Temizcan/ İrfanDunyamiz.com

İrfan Mektebi ↗

Sevdirici, müjdeleyici üslupla yazılmış hayata dair yazılar okumak için tıklayın.

Gönül Dünyamız ↗

Gönül insanlarına dair bam telinize dokunacak yazılar okumak için tıklayın.

Şunlara Gözat

Aileyi su gibi aziz bilmeli…

Aile, toplumun özüdür, kaynağıdır. Bu kaynak kurursa, insanlık da kurur, bu kaynak bulanırsa, toplum da …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.