Mehmet o sabah dışarıdan gelen bir ses ile uyandı. Hemen kalktı, camdan dışarı baktı ve arkadaşı Ömer’i gördü.
Ömer ona sesleniyordu… Okula geç kaldığını, çabucak hazırlanıp gelmesini söylüyordu.
Mehmet telaşla hazırlandı ve Ömer in yanına gitti.
Birlikte okula doğru yürümeye başladılar ve yolda başka arkadaşlarıyla da karşılaştılar.
En sonun da okula vardılar.
Öğretmenleri geldi ve birlikte derse başladılar.
Ders bitti ve teneffüs zili çaldı.
Bahçeye çıkıp ebelemece oynamaya başladılar.
Oyun oynarken bir anda Ömer’in ayağı takıldı ve yere düştü. Diğer çocuklar ona gülmeye başladı.
Ömer Mehmet’in ona yardım edeceğini düşünüyordu.
Fakat Mehmet de ona gülüyordu.
Ömer buna çok üzüldü ve sessizce kalkıp sınıfına geçti.
Ders bitince Ömer eve her zamanki gibi Mehmet ile birlikte gitmedi.
Mehmet bu duruma çok şaşırdı.
Mehmet eve geldiğinde annesine: “Ömer artık benimle konuşmuyor” dedi.
Annesi olan biteni anlatmasını istedi.
Mehmet anlatmaya başladı.
Okulda Ömer’in düştüğünü, herkesin ona güldüğünü ve kendinin de güldüğünü anlattı.
Anlatması bittikten sonra annesi ona dedi ki:
“Mehmet bak sen arkadaşını kırmışsın. Çünkü o düştüğünde ona yardım etmek yerine gülmüşsün. Düşünsene sen düştüğünde herkes sana gülse senin hoşuna gider miydi?”
Annesi Mehmet’e empati yapması gerektiğini yani kendisini onun yerine koyması gerektiğini anlatmış.
Mehmet hatasını anlamış.
Okula gittiğinde Ömer’e hatasını anladığı söyleyip ondan özür dilemiş.
Ömer de onu affetmiş ve hatasını anladığı için ona teşekkür etmiş.
Yahya Eyüp Başar / İrfanDunyamiz.com
Çocuk Bahçesi ↗
Küçük çocuklara ahlaki değerler kazandırmak için hazırlanmış içerikleri okumak için tıklayın.
Fıkra Deposu ↗
Birbirinden eğlenceli, eğitici ve neşeli fıkralar okumak için fıkra arşivimizi tıklayın.