Babası yeni telefon alan kızına sordu:
– Cep telefonunu alınca yaptığın ilk iş ne oldu?
Kızı dedi:
– Cep telefonunun ekranına, çizilmeye karşı ekran koruyucu yapıştırdım, telefonun kendisi için de bir kılıf aldım.
Babası yine sordu:
– Bunu yapmaya seni biri mi zorladı?
Kız, “hayır” diye cevap verdi.
Babası yine sordu:
– Sence, bu yaptığın iş, cep telefonunu üreten firmaya saygısızlık olmadı mı?
Kız cevap verdi:
– Hayır babacığım; bilakis, firmanın cep telefonunun yanında verdiği kullanma kılavuzunda yazdığı üzere, cep telefonunun, kılıf ve ekran koruyucu ile muhafaza edilmesi tavsiye ediliyor.
Babası yine sordu:
– Cep telefonun, kötü ve değersiz miydi ki koruma altına aldın?
Kız cevap verdi:
– Hayır, aksine, onun zarar görmesini ve değersizleşmesini istemediğim için bunu yaptım.
Babası sordu:
– Cep telefonunu kılıf ve ekran koruyucu ile örttükten sonra çirkin olmadı mı?
Buna cevaben kız:
– Bence çirkin olmadı. Ancak çirkin olsaydı da korumaya değerdi, dedi.
Baba, muhabbetle kızının yüzüne baktı ve şöyle dedi: “İşte örtünme de aynı öyledir, yani değerli olanı korumaktır.”
İrfanDunyamiz.com
Yayın Yönetmeni Notu: Bazı şeyler küçükten kazandırılmadığı zaman, onu büyüyünce kazanmak zor olur. Çocuğa tesettür bilinci anne baba tarafından küçük yaşlardan itibaren kazandırılmalıdır. Çocuklara bazı şeyleri kavratmak için, güzel fıkralar veya benzetmelerden yararlanılmalıdır. Bu fıkradaki baba, kızına tesettürün insanı koruduğunu, çirkinleştirmediğini ve isteyerek benimsenmesi gereken bir değer olduğunu çok güzel anlatmıştır.