Eskiden hocalar, gözlerinize sahip çıkın harama bakmayın, ayaklarınıza sahip çıkın yanlış yerlere gitmeyin, ağzınıza sahip çıkın kötü söz söylemeyin derlerdi. Cep telefonlarının ve sosyal medyanın da hayatımıza girmesiyle bunların içine; “Parmak uçlarınıza dikkat edin, yanlış yerleri tıklamayın” öğüdü de girdi. Artık günümüz insanı cihadın en büyüğünü telefonu ile yapmak zorunda. Çünkü gün boyu telefon elimizden düşmüyor ve en çok onunla vakit geçiriyoruz.
Cep telefonları ve sosyal medya bizlere sayısız sevap ve hayır imkanı sunarken, aynı zamanda günah çukurlarına, gıybet, sui zan ve tecessüs bataklıklarına da davet ediyor. Gözlerin harama alışmasına sebep olarak manevi terakkinin önüne geçiyor. Büyükler parmaklarının uçlarına dikkat etmeyen kimselerin manen terakki edemeyeceklerini söylüyorlar. Biz de bütün bu sebeplerden dolayı sosyal medyanın doğru kullanımı için ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerle bir sosyal medya kullanım rehberi hazırladık.
1- Hesabını verebileceğin şekilde kullan
Akıllı telefonun kıyamet günü bir hesabı olacak. Bundan dolayı nasıl kullandığımız ve kimleri takip ettiğimiz çok önemli. Çünkü takip ettiklerimizi onaylıyoruz demektir. Özellikle bir paylaşımı beğendiğimizde buna katıldığımızı beyan etmiş oluyoruz. Peki bu beğendiğimiz paylaşım Allah’ın razı olduğu bir paylaşım mı? Boş bir paylaşım mı, dolu bir paylaşım mı, bunu sorgulamamız gerekir.
Yorum yaparken, yapılan yorumu beğenirken ve herhangi bir içerik üretirken daima bu işimizden Rabbim razı mı değil mi sorusunu kendi kendimize yöneltip helal ve haram çizgisine son derece dikkat etmeliyiz. Akıllı telefon bir nimet olduğuna göre bu nimetin hesabını verebileceğimiz şekilde kullanmamız gerekir. Aynı şekilde hayırlı bir içeriği beğenmişsek de ona destek olmuş sayılırız ve sadaka sevabı alırız.
Bir ayet:
“Sonra o gün, size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz.” (Tekasür, 8)
Bir hadis:
“Ademoğluna beş şeyden hesap sorulmadıkça onun ayakları kıyamet gününde Rabbinin katından hiçbir tarafa ayrılmayacaktır! Ömrünü nerede tükettiğinden. Gençliğini nerde yıprattığından. Malını nerden kazanıp nerde harcadığından. Öğrendiğin ilim ile amel etti mi?” (Tirmizi, 2531; Hakim, Tergib ve Terhib 6/341)
2- Takip ettiklerine dikkat et
Bugün ellerimizde bulunan akıllı telefonlar adeta bizler için arkadaş gibi olmuştur. Dijital medya platformlarından bazen iyi bazen de kötü olarak farkında olmadan besleniyoruz. Takip ettiğimiz kişiler ve onların ürettikleri içerikler bizim düşünce dünyamızı, imanımızı ve ahlakımızı mutlak suretle etkiliyor. Evinin içini teşhir eden, yediği yemeği paylaşan kişiler sizi aynı zamanda özel hayatı tecessüse zorluyor.
Bir kişi düşünün arkadaşlarıyla fazla takılmıyor. Haftalık herhangi bir ilim meclisine katılmıyor. Çok kitap okumuyor. Zamanının büyük bir kısmını sosyal medyadan geçiriyor. Takip ettiği kişileri dinleye dinleye, yazılarını okuya okuya ve videolarını izleye izleye ister istemez niyeti ve hayatı etkileniyor. Nasıl ki normal hayatta arkadaş edindiklerimiz sabah akşam oturup kalktıklarımız bizim karakter yapımızı etkiliyorlarsa aynı şekilde sosyal medya arkadaşları da bizi etkiler.
Allah korkusu olmayan ve hesap vereceklerinin bilinciyle hareket etmeyen kişilerin haram olan paylaşımlarını seyreden bir kimse bunların etkisiyle inanç sapması yaşayabiliyor, birtakım ahlaki zaafların içine düşebiliyor ve namazlarını terk etmek gibi salih amellerden geri kalabiliyor. Bunun yanında doğru, iyi ve faydalı bilgiler paylaşan; hayır yolunda içerikler üreten kişiler ve sayfalar takip edildiğinde de ciddi manada istifade edilebiliyor. Öyleyse kimleri takip ettiğimizi gelin yeniden gözden geçirelim.
Bir ayet:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve sadıklarla/ doğrularla beraber olun.” (Tevbe, 119)
Bir hadis:
“Kişi dostunun dini üzeredir. Öyleyse her biriniz, kiminle dostluk kuracağına dikkat etsin.” (Ebu Davud, Edeb, 19; Tirmizi, Zühd, 45)
3- İradeni elinde tut
Akıllı telefon bizi değil, biz akıllı telefonu kullanmalıyız. İrademizi elimizden almasına müsaade etmemeliyiz. Allah azze ve celle kullarının iradesini serbest bırakmıştır. İnsana seçme hakkı vermiştir. Kişi iyiyi ya da kötüyü, doğruyu ya da yanlışı, hak veya batılı seçerek kendi yolunu tercih eder. Akıllı telefon kullanırken bu ölçüyü aklımızdan hiç çıkarmamamız gerekiyor. O bizi değil biz onu yönetmeliyiz.
Madem telefon kullanmak zorundayız, irademizi de etkili bir şekilde kullanmak zorundayız. Süratle giden bir araba düşünün bunun vitesleri var, gaz pedalı var, ama bunun freni de var. Gerektiği zaman frene basmayı bilmezsek kaza yapmak kaçınılmaz olur. Zaten kulluk biraz da bu demek değil midir? Nefsin isteklerine dur demeyi öğrenmek ve sosyal medyaya da bir yerde “dur” dememiz ve telefonu elimizden bırakmamız lazım.
Bir ayet
“Kulak, göz ve gönül, bunların hepsi yaptıklarından sorumludur.” (İsrâ, 36)
Bir hadis:
Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellem şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Fayda vermeyen ilimden, huşu duymayan kalpten, kabul olunmayan duadan, doymayan nefisten sana sığınırım.” (Müslim, Zikir, 73)
4- Zamanını boşa harcama
Akıllı telefon konusunda en büyük tehlike lüzumsuz yere çok vaktimizi almasıdır. Akıllı telefon vesilesi ile dijital medyada çok takılan, oyun bağımlısı olan ve lüzumsuz videolar seyrederek gününün büyük bir kısmını boşa geçiren kardeşlerimiz olabiliyor. Gelin bu konuda ciddi bir adım atalım. Bunun için üç şey yapmamız gerekiyor.
Bir, sabah uyanır uyanmaz akıllı telefonla ilgilenmeyelim. Namazımızı kılalım ve duamızı yapalım. İki, gün içerisinde ekran süresini olabildiğince azaltalım ve ihtiyaç miktarınca kullanalım. Üç, akşam 21:00’den sonra özellikle akıllı telefonla bağımızı kesip, ilimle kitap okumakla ve özellikle ailemizle ilgilenelim. Özellikle 23:00 gibi uyumanın sağlık açısından faydasını düşündüğümüz zaman akıllı telefonu en azından iki saat önce bırakmamız çok yerinde olacaktır.
Bir insan; “Ben fazla kullanmıyorum” dese bile bazı telefonlarda; “Bu geçen haftaya oranla iki saat fazla sosyal medya kullandınız” gibi uyarılar geliyor. Dolayısıyla ekran süresine ciddi bir kısıtlama getirmeliyiz. Sosyal medyada çok takılmaktan, teknoloji bağımlısı olmaktan ve lüzumsuz videolar seyrederek gününün büyük bir kısmını boşa geçirmekten Allah’a sığınmalıyız.
Bir ayet:
“(Mü’minler) Onlar ki, faydasız işlerden ve boş sözlerden yüz çevirirler.” (Mü’minun, 3)
Bir hadis:
“Kişinin mâlâyâniyi ( Boş, dünya ve ahiretine faydası olmayan işeri) terk etmesi Müslümanlığının güzelliğindendir” (İbn Mâce, Fiten, 12; Tirmizî, Zühd, 11).
5- Her karşına çıkan habere inanma
Sosyal medyada gördüğümüz her habere inanmamalıyız. Araştırmadan paylaşmamalıyız. Paylaştığımız takdirde fayda mı zarar mı getireceğini de iyi muhasebe etmeliyiz. Günümüzde sosyal medyada paylaşılan birçok haberin yalan olduğuna daha sonra o şahıs üzerinden kişilere yapılan hakaretlerin iftiraların bir vebali olduğunu da unutmamak gerekir.
Unutmamamız lazım ki günümüzde algı çağını yaşıyoruz ve algıları yönetmek isteyen birileri bizi bazı yönlere sevk etmek için sosyal medyayı kullanıyor olabiliyor. Özellikle sahte isim veya rumuz kullanan hesaplardan yayılan bilgilere daha da dikkat etmeliyiz. Örneğin ölmeyen bir yazarın bir hocanın ölüm haberini bile paylaşsak onun yakınlarını üzmüş oluruz. Bir arma yaparak tahkik etmekte fayda var.
Bir ayet:
“Ey iman edenler! Bilmeden birilerine zarar verip de sonra yaptığınıza pişman olmamanız için, bir fasık (yoldan çıkmışın biri) size bir haber getirdiğinde doğruluğunu araştırın.” (Hucurât, 6)
Bir hadis:
“Kişiye, yalan olarak, her duyduğunu anlatması yeter!” (Müslim, Mukaddime 5)
6- Gözlerini koru
Harama bakmamalıyız. Göz harama bakmaya alışırsa kalp takvasını kaybetmeye başlar. Peki, gözlerimizi haramdan sakınmak için çözüm yolları nelerdir? İbadetin manevi lezzetini yaşayan kimse şehvetle karşı cinse bakmaz, gözüne denk gelse kafasını çevirir ve gözünü kapatır. Çünkü iman lezzeti şehvete galebe gelir, o manevi güzellikleri tattığı için nefsin süfli arzularından sakınır.
Yıllar öncesi lise döneminde hocalarımız bizlere şunu tavsiye ederlerdi. Çarşıya pazara mümkünse arkadaşınızla ayet hadis konuşarak gidin gelin, fazla oyalanmayıp işinizi yapıp evinize dönün ve gözünüzü haramdan koruyun. Şimdi bu öğüdü sosyal medya için güncellemek lazım. Teşhir alışkanlığı olan, gittiği düğünleri, eğlenceleri paylaşan insanları sosyal arkadaşlıktan çıkartarak işe başlayabiliriz.
İçinde bulunduğumuz zaman diliminde müstehcen içerikler fotoğraflar ve videolar hep ön plana çıkartılıyor. Bunun farkında olup tedbirli olmamız gerekir. Unutmayalım ki büyük günahlar bir bakışla başlar. Bununla ilgili bazı yasal düzenlemelerin de yapılması lazım. Video sitelerinde herhangi bir içerik seyrederken ahlaksız bir reklam ile muhatap olmamak için yasal düzenleme yapılmalıdır.
Bir ayet:
“Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Bu onlar için daha arındırıcıdır. Allah onların bütün yaptıklarından haberdardır. Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Dışarıda kalanlardan başka ziynetlerini göstermesinler. Başörtülerini yakalarının üzerinden bağlasınlar… “(Nur, 30,31)
Bir hadis:
Bir sahabi anlatıyor; Resûlullah sallellahu aleyhi ve sellem’e ansızın görmenin hükmünü sordum; “Hemen gözünü başka tarafa çevir!” buyurdu. (Müslim, Âdâb 45).
7- Kimsenin gıybetini yapma ve ayıbını araştırma
Sosyal medya hesaplarını insanların gıybetini yapmak, birilerini linç etmek, ayıp ve kusur araştırmak için kullanmak da doğru değildir. Sosyal medya hesaplarımızda yazdıklarımız, paylaştıklarımız ve yorumlarımız da bir nevi dilimizle söylediklerimiz gibidir. Yani yazdıklarımız dilimizdir. Sosyal medyayı kullanırken bir yazı paylaşacağımızda veya yorum yapacağımızda aynı şekilde argo kelimeler kullanmaktan, gıybet, iftira gibi günahlardan sakınmalıyız.
Konuşmalarımız nasıl kaydediliyorsa yazılarımız, paylaştıklarımız, baktıklarımız ve yorumlarımız da kaydediliyor. Kıyamet günü bunun bir hesabı olacak. Bazı kimseler sosyal medyada paylaşılanları herkes görüyor gıybet olmuyor dese de o an onu muhatabımız görmeyebilir veya çok sonra vakıf olabilir. Bu bir nevi; “Ben yüzüne karşı da söylerim” diyerek yapılan gıybete benziyor.
Bir ayet:
“Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.” (Hucurât, 12)
Bir hadis:
“Ey diliyle iman edip de kalplerine iman tam olarak yerlesmeyen kimseler! Müslümanları gıybet etmeyiniz, onların kusurlarını da arastırmayınız! Kim müslümanların kusurlarını arastırırsa Allah da onun kusurlarını arastırır. Allah kimin kusurlarını arastırırsa onu evinin içinde bile olsa rezil eder.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 35/4880; Tirmizî, Birr, 85)
8- İyi ve faydalı paylaşımlar yap
İçinde bulunmuş olduğumuz zaman diliminde sosyal medyayı kullanmayanlar çok azdır. Toplumun büyük bir kesimi sosyal medya platformların bir kısmını kullanmaktadır. Siz de sosyal medya hesabınızı hayrın, iyiliklerin ve güzelliklerin artması için kullanın. Bazen faydalı bir bilgi, insanları doğruya sevk edecek bir ilim, herhangi bir güzel haberi ve toplum içinde iyiliği arttıracak faaliyetlerin duyurusu gibi içerikler paylaşmayı basit bir amel olarak görmeyin.
Birçok kardeşimizle yüz yüze görüşme imkanımızın olmamasına rağmen sosyal medya mecralarında takip etme, yazıları okuma ve videoları izleme durumu söz konusu olduğundan dolayı bu imkandan ciddi manada istifade etmeliyiz. İyiliği emretme ve kötülü yasaklama görevimizi yerine getirmeliyiz. Şehrimizde veya ülkemizde bir münker işleniyorsa sosyal medyada tepki koymalıyız. Günümüzde sosyal tepkiler caydırıcı olabilmektedir.
Bir ayet:
“Asra yemin ederim ki, İnsan gerçekten ziyandadır. Ancak iman edip dünya ve âhiret için yararlı işler yapanlar, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler başkadır.” (Asr Sûresi)
Bir hadis:
“İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır.” (Buhârî, Mağâzî, 35)
Esasında günümüzde sosyal medya kullanmayı Müslümanların bir kısmı adeta farz-ı kifaye olarak görmeli ve bu işi ciddiye almalıdır. Bu mecrada güzel içerikler üretmelidir. Yüce Rabbimiz zamanımızın en büyük imtihanlarından biri olan akıllı telefonu ve sosyal medyayı hesabını verebileceğimiz şekilde kullanmayı nasip eylesin. Amin
Abdülkerim Temizcan/ İrfanDunyamiz.com
Şahsiyet Gelişimi↗
Müslümanca hassasiyetlerle yazılmış kişisel gelişim yazıları okumak için tıklayın.
Adab-ı Muaşeret↗
Sosyal hayattaki edep ve görgü kurallarına dair yazılar okumak için tıklayın.
ALLAH RAZI OLSUN.TEŞEKKÜRLER