Abdulmetin Balkanlıoglu Hocanın sohbeti tesirliydi

Acemoğlu Camii‘nde kendisini ilk dinlediğimde herhalde sene 1989’du. 1989’da biz henüz. Zeytinburnu İmam Hatip Lisesi orta 3.sınıftaydık. Sınıflarında odun ve kömür sobası olan eski binasında 2.katta 3-C sınıfında yani.

İmam Hatipliler, genelde kafalarına göre Hoca ararlar. Abdulmetin Hoca da tam bizim kafamıza göre Hocamızdı. Yani hem medreseli hem mektepliydi. İslamî ilimlerde medrese usulü, toplum bilimlerinde toplumu anlayacak psikoloji, lisan ve nebevî yaklaşım sahibiydi.

Her türlü adamla oturup sohbet edebilen ender kürsü adamlarımızdan biriydi. Eylem adamlığını da bilirdi, teheccüd ve tesbihatı da bilirdi. Gece âbid gündüz mücahid diyor ya; Hasan El Benna onun pratiğini anlatırdı hep.

Abdulmetin Hoca, kimi zaman zorlandı. 28 Şubat’ta sürgün yedi. Ona hased edenler de oldu çevresinde ama Allah için kimseye bir cümle söylemedi…

Çok dinledim Acemoğlu‘nda, Nişanca‘da kendisini. En son gittiğim sohbetlerinde dinleyemez olmuştum. Bazen coşkulu olur kimilerini dinlerken insan, ne söylese dokunur ya, öyle yani… Ne söylese dokundu gönlüme, dinlemeye devam etsem kendime gelemiyorum, o sebeple ben gidemedim bizim evlat devam etti sohbetlerine sağ olsun.

Mahmud Efendi Hazretlerini de, Merhum Esad Efendi‘yi de dinlemek şerefine nail oldum. Hamdolsun ama galiba meşrebimizden olsa gerek Abdulmetin Hoca hep başka tesir etti bize. Sonra aradığımızı da bulduk, tabii o da ayrı konu; hamdolsun.

Nereden nereye akıyor zaman, insan, ruh… Çalkanıp duruluyor işte. Gençlik fırtınalarını ve sert yaklaşımlarımızı Abdülmetin Hoca’nın sohbetiyle dengelemek lazımmış demek ki. O günden bugünlere geldik.

O gün Abdulmetin Hoca’nın nefesi ve sesiyle bize ikramda bulunmuş Rabbimiz. Allah, Abdulmetin Hocama rahmet etsin. Çok severdim gerçekten çok… Hastaneden bir fotoğrafı vardı, sağ yanına uzanmış hastane odasında, ayaklarını karnına doğru çekmiş, elinde yine tesbihi, sünneti seniyye üzere uzanmış hastane yatağında… Ah Ahh… Allah makamını âli eylesin.

Ölümden bu kadar korktuğumuz günlerde kendimizi iyi muhasebe edelim. Bize düğün bayram diyorduk ya ölüm için insan böyle iddiasıyla sınanıyor işte. İddialı dünya kadar lakırdı yapıyorduk ya. Hadi bakalım ey kulum, ey kullarım dedi Allah cele celaluhu… Yine de O’na sığınacağız, çünkü O bizim Rabbimiz.

Allah, gördüğümüz, görmediğimiz, bildiğimiz, bilmediğimiz her türlü zorluktan, şerden ve musibetten hepimizi muhafaza buyursun. Abdulmetin Hocamın ruhuna bir fatiha istirham ediyorum sizden. Cümle dostlardan dua beklerim, dûasız olmaz, olmaz, olmaz. Kalbî muhabbet ve selâm ile…

Ali Öztürk/ İrfanDunyamiz.com

Gönül Dünyamız ↗

Gönül insanlarına dair bam telinize dokunacak yazılar okumak için tıklayın.

İrfan Mektebi ↗

Sevdirici, müjdeleyici üslupla yazılmış hayata dair yazılar okumak için tıklayın.

Şunlara Gözat

Abdullah bin Mes’ud gerçek bir kahramandı…

Elimizdeki kaynakların bildirdiğine göre Hazreti Dâvûd aleyhis selam, babasının en küçük oğludur ve çobanlık yapmaktadır. …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.