Haluk Nurbaki, Ankara Numune Hastanesi’nde doktordu. Kanser hastalarına bakardı. Orada yatan akrabalarımız vesilesiyle şahsen tanıştık. Samimi bir Müslümandı. Ağır doktorluk mesaisinin dışında davet çalışmaları da yapardı. Bir dönem etkili oldu.
Hastanedeki doktorlara ve hatta hastalarla sohbet eder, etrafında bir sohbet halkası oluştururdu. Özellikle ölümü kesin olan hastalarının maneviyatını kazandırmada etkili olmuştur.
Onun samimi arkadaşı olan bir doktor arkadaşım, Nurbaki’nin yaşadığı bir alayı anlatmıştı ve beni etkilemişti. Sanırım şimdi internette bu anı hikaye şeklinde dolaşmakta…
Kendisine ağır bir kanser hastası genç kız gelir. O, kızın tedavisinin yanında manevi tedavisini de üstlenir. İsyankar olan kızın imanını kurtarır. Tebliğ eder. Namaza başlamasını sağlar ve ona kadere rızayı öğretir.
Bir konuşmasında kız ona; “Azrail korkunç mu?” diye sorar. O da; “Olur mu o da Allah’ın bir meleğidir. Tüm melekler gibi güzeldir” der. Nihayet kız artık hastanenin yapacağı bir şey kalmadığı için hastaneden ayrılır.
Aradan bir süre geçer. Kızın annesi doktoru arar ve ona kızının vefat ettiğini fakat ölmeden önce kendisine; “Azrail, söylediğinden daha da güzelmiş” dediğini ve bunu da kendisine iletmesini istediğini söyler…
Evet Haluk Nurbaki böyle bir insandı. Allah rahmet eylesin. Biz de bu vesileyle onu hatırlamış olduk…
İbrahim Halil Er/ İrfanDunyamiz.com
Gönül Dünyamız ↗
Gönül insanlarına dair bam telinize dokunacak yazılar okumak için tıklayın.
İrfan Mektebi ↗
Sevdirici, müjdeleyici üslupla yazılmış hayata dair yazılar okumak için tıklayın.