Yaratandan ücret alanların sohbeti…

İnsanı tanı kıymetini bil… İnsanı oku, kâinatı anla… İnsana hizmet et, değerin artsın. İnsan ne harika bir varlık ki, bütün kâinat insan için yaratılmış, tabi insan da Rabbi için…

Yaratan, her insanın içine vicdan diye bir ayar saati koymuş. Vicdanının sesine kulak vermeyenler, aynen ayarı bozuk araç gibidir. Yaratan, insanı dünyaya göndermiş, “nasıl istersen öyle yaşa” dememiş.

Hâlikını tanıyacak ve ona kul olmak için gayret sarf edeceksin. Kendi aklına göre çalışmayacak, eline kitabını, önüne rehberini alacaksın. İşte o zaman vicdanının sesini yükseltmiş olursun.

Sesini yükselten vicdana, kulaklar ve gözler başta olmak üzere bütün organlar hizmet etmeye başlar ve artık tüm organlar aynı alarm sistemi gibi çalışmaya başlar. Artık o insanı diğer insanlar gibi göremezsiniz, onun her anı hizmete vakfedilmiş olur.

Haramlardan öyle kaçar ki, zerreler onu sabahlara kadar uykusuz bırakır, gözyaşları çeşmeler gibi akmaya  başlar; bazen sabahladığı yer secdeler olur. İşte o zaman Yunus’un dediği gibi; “Ballar balını buldum, kovanım yağma olsun” der. 

Sanırım bu kısacık yazıyı okuyan kardeşlerimin aklına gelecek ilk şey: “Peki bu saydığınız vasıfları elde etmenin yolu yöntemi nedir?” sorusudur. Buna cevap olarak deriz ki: “Haydi seninle yola çıkıp uzaklara gidelim.”

Ta ki Erkam’ın evine, sohbetin ana yuvası olan mekâna gidelim. Orada göreceğimiz ilk manzara sohbet sofrasıdır. Sohbet suya benzer… Su yangını söndürür; içerisindeki oksijen ve hidrojen vasıtasıyla… Su kirleri temizler… Su nebatatı bitirir. Sohbet de gönül yangınını söndürür, içerisindeki vahiyler ve hadisi şerifler vasıtasıyla…

Su kirleri yıkar ama deterjansız olmaz bu iş. Sohbet de günah kirlerini temizler, gözdeki yaş ve secdedeki baş vesilesi ile… Su nebatatı bitirir; mevsiminde toprağa düşmesiyle, ilkbaharda yağan yağmuruyla…

Sohbet gönülde Allah sevgisi gibi tadına doyulmaz bir meyve verdirir. Sohbeti dinleyen beden, sadece kulakla dinlemekle kalmaz, bütün hücreler seferber olur. Sohbet ehlinin dilinden öyle kelimeler dökülür ki, köre (âmâ) göz olacak sözler gibidir bunlar.

“Sohbette ehil olmak” demek, “fedai olmak” demektir. Hâsılı kula hizmet, Yaratan’dan ücret alan gönül sultanlarının işidir. Böyle sohbetleri duyana, duyduğuna uyana, gözünde yaş, gönlünde sevgi ile insanlık yararı için gece gündüz koşana binlerce selam olsun!

Geylani Akan/ İrfanDunyamiz.com

Şunlara Gözat

Mahmud Efendi’nin başlıca hizmeti…

Sosyolog Prof. Dr. Bedri Gencer Hoca Milat Gazetesi’ne verdiği mülakatta Mahmud Efendi’nin ütopik cemiyeti İslâmîleştirme …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.