Matüridi’yi pis emellerine alet ediyorlar

Mealciler bir kaç iddialarını Ebû Hanife‘ye isnat etmeye çalışırlar. Bu aralar da İmam Matüridi‘yi kendi pis emellerine alet etmek istiyorlar.

İmam Azam hadisleri Kur’an’a arz edermiş. Kendileri de İmam Azam’ın yolundan gidiyorlarmış. O tarihlerde İmam’a yöneltilen oklar bugün de kendilerine yöneltiliyormuş.

İmam Azam’ı kendilerine mesnet ettiklerini iddia edenler Kabir azabını kabul etmez. Şefaati kabul etmez, nüzulu İsa’yı kabul etmez, Mehdi, Deccal, kıyamet alametlerini kabul etmez, Havz-ı Kevser’i kabul etmezler. Kadınların adetli iken namaz kılabileceklerini ve oruç tutabileceklerini iddia ederler.

Peki, hadisleri Kur’an’a arz ettikten sonra kabul eder dedikleri İmam Azam bunlardan hangisini inkâr etmiştir?

İmam Azam Mehdi’yi de kabul eder, Şefaati de kabul eder. Diğerlerini de kabul eder.

İmamı delil gösterenlerin zerre kadar onunla alakaları yoktur.

Aynı durum İmam Matüridi için geçerlidir. İmam Matüridi güya demiş ki, akla uygun olmayan her hadisi atmalıyız…

Bu iddia ile kendi akıllarına uymayan ne varsa silip süpürecekler. Kaynak kim? İmam Matüridi..

Peki, İmam Matüridi, Ebû Hanife gibi tüm fıkhi ve itikadi konuları kabul ettiği hatta sistematik hale getirdiği halde onun adını kullananlar neyi kabul ediyor?

İmam Matüridi akıldan bahsetmişse de bu zevatın akıllarından değil, ehli insafın aklından bahsetmiştir. Haccın her ay yapılmasını teklif edenin aklına hadisleri değil, Kur’an’ı arz etseniz de boştur.

İcma ortak aklın ürünüdür, cumhur görüşü ortak aklın ürünüdür, mezheplerin görüşü ortak aklın ürünüdür. Tüm bunların dışında nasları itelemek için değil de anlamak için akıl yürütenlerin, tek başlarına dahi kalsa İslam’ın arzuladığı akıdır. Zira içtihat etmiştir. Hata yapmış da olabilir.

Ancak günümüzde maalesef anlamak yerine eleştirmek ön planda. Selef ile bağlarının olduğunu göstermek için de genelde mezheplerde saygın kişiliği olanların adlarını kullanıyorlar.

Hadislerin yarısından fazlasını kabul etmeyen adam bile kendisine İmam Azam‘ı rehber edindiğini iddia etmekte. Halbuki ameli ve itikadi mezheplerin ittifak ettikleri tüm hususlara aykırı görüş beyan edenler, kendilerini mezhep imamlarına dayandırmaya çalışıyor.

İşin garip tarafı aklı naklin, nassın, hadisin önüne geçirenler aynı konuda ittifak edemiyorlar. Zira herkesin aklı kendisine şirin gözüküyor.

Prof. Dr. Orhan Çeker’in konuyla ilgili yazısını okumak için buyurunuz.

Ebubekir Sifil’in konuyla ilgili yazısını okumak için buyurunuz.

İsmail Kılıçarslan’ın konuyla ilgili yazısı için buyurunuz.

Dr. Mehmet Sürmeli’nin konuyla ilgili yazısı için buyurunuz.

Ömer Faruk Akkaya’nın konuyla ilgili yazısı için buyurunuz.

Aydın Başar’ın konuyla ilgili yazısı için buyurunuz.

Murat Padak/ DinKulturuAtolyesi.com

Şunlara Gözat

Sebastian’dan Süleyman’a bir iman hikâyesi…

            Eski ismi Sebastian yeni ismi Süleyman… O bir Fransız ve 2000’li yılların başında din …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.